3. Ceza Dairesi 2018/12236 E. , 2019/1341 K.
"İçtihat Metni" Silahla kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ın, 5237 sayılı Kanun’un 86/2, 86/3-e, 29, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanunu"nun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2011 tarihli ve 2011/322 Esas, 2011/436 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 20.11.2018 tarih ve 2018/10105 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.11.2018 tarih ve 2018/94773 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2011 tarihli kararının infazı sırasında, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi sebebiyle dosyanın ele alınarak, 5237 sayılı Kanun’un 51/7. maddesi gereğince 2 ay 15 gün hapis cezasının aynen infazına ilişkin Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.04.2015 tarihli ve 2011/322 Esas, 2011/436 sayılı ek kararının, 27.12.2011 tarihli ilk kararın kanun yararına bozma yoluyla bozulması halinde hüküm ifade etmeyeceği düşüncesiyle yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1) Suçun işlendiği tarih itibariyle 18 yaşını tamamlamamış ve dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin mahkumiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında silahla kasten yaralama suçundan belirlenen 2 ay 15 gün hapis cezasının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, mahkum olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunulmasında,
2) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesindeki “Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl(2) veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir...” şeklindeki düzenleme uyarınca, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasına ilişkin olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin şartların oluştuğu gözetilmeden karar verilmesinde,
3) 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendinde yer alan “Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar.” düzenlemesi gereğince suça sürüklenen çocuklar yönünden üst sınırı 3 yılı geçmeyen hapis cezasını gerektiren suçların da uzlaştırma kapsamına alındığı cihetle, somut olayda suça sürüklenen çocuğa atılı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2 ve 86/3-e maddelerinde düzenlenen suçun üst sınırının 3 yılı aşmadığı ve uzlaşma kapsamında kaldığı anlaşıldığından, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 254. maddesine göre dosyanın öncelikle uzlaştırma bürosuna gönderilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2011 tarihli ve 2011/322 Esas, 2011/436 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.01.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.