Esas No: 2021/8706
Karar No: 2022/4402
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/8706 Esas 2022/4402 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen kadastro tespitine itiraz davasında, 101 ada 146 nolu parsel sayılı taşınmazın A harfli bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davacıların lehine karar verilmiştir. Ancak davalı ... İdaresi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay'ın bozma kararıyla, taşınmazın dört yönü orman parseli ile çevrili olduğu anlaşılmıştır. Mahkeme, bozma kararına uyarak yürüttüğü yargılama sonucunda taşınmazın tamamının orman içi açıklık vasfında olduğu gerekçesiyle davayı reddetmesi gerektiği halde, dava lehine karar vermiştir. Bu nedenle, davalıların temyiz itirazları kabul edilerek kararın bozulmasına karar verildiği belirtilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi uyarınca hüküm bozulmuştur. Karar düzeltme yolu kapalıdır. HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereği ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... İdaresi ve Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Mahkemece verilen karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “dava konusu 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) harfleriyle gösterilen bölümlerinin etrafındaki yerlere ilişkin aynı nedenle açılan tapu iptali ve tescil davaları bulunup bulunmadığının araştırılması, var ise dava dosyalarının getirtilerek dava konusu taşınmazlarla irtibatlı kroki düzenlenerek komşu kadastral parsellerle bağlantılarının olup olmadığının belirlenmesi, bağlantısının bulunmadığının anlaşılması durumunda, dosya arasında bulunan bilgi ve belgeler ve özellikle bilirkişi rapor ve krokilerinden çekişmeli taşınmazların dört yönden kesinleşen orman parseli ile çevrili olduğu anlaşıldığından bu durumda davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama soınunda, davaya konu Diyarbakır ili, Dicle ilçesi Bahçedere Mahallesinde bulunan 101 ada 146 nolu parsel sayılı taşınmazın Kadastro tespit tutanağının iptaline, fen bilirkişisinin 03.10.2017 hakim havale tarili krokisinde tamamı A + B = 1.394,78 m2 olarak dava edilen parselden A harfi ile gösterilen (C = 1380,449 m2) kısmın davalı ... adına orman vasfıyla kayıtlı olan tapusunun iptali ile davacılar ... ve ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... İdaresi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen temyize konu taşınmaz bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de verilen karar dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; bozma öncesi mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazlardan A harfli bölümün 1.118,50 m2 olduğu ve komşu parsellere temas etmeyerek dört yönünün orman parseli ile çevrili olduğu belirlenmiş olup, bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda dosya kapsamına uygun düşmeyecek şekilde A harfli taşınmazın esasında 1.394,78 m2 yüzölçümünde olduğu, komşu parsellerle arasındaki taşınmazlara yönelik açılmış ve kabul kararı ile neticelenmiş bir dava bulunmadığı, ancak taşınmazın bu parsellere temas ettiği ve beraber kullanıldığı yönünde belirlemede bulunulmuştur. Taşınmazın kullanıldığı sınırların gerçekten farklı yerde gösterilerek arttırılmasına ve esasında dört yönü orman içi açıklık vasfındaki taşınmazla çevrili olduğu halde orman içi açıklık vasfında olmayacak şekilde komşu parsellerle birleşik olarak gösterilmesine sebep olan hukuka aykırı bilirkişi raporunun hükme dayanak alınması hatalıdır. Dava konusu taşınmazların tamamı 6831 sayılı Kanun'un 17/2. maddesinde düzenlenen orman içi açıklık vasfında olduğundan, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmazın özel mülke dönüşmesine sebep olacak şekilde kabul kararı verilmesi hatalı olduğu gibi; kabule göre de, davacılardan ...’ın, A harfli taşınmaza yönelik dava açtığı ve bozma öncesi kurulan hükümde bu bölümün ... adına tesciline karar verildiği halde, temyiz incelemesine konu hükümde yanılgı sonucu A harfli taşınmazın ... mirasçıları ve ... adına tesciline karar verilmesi de hukuka aykıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... İdaresi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,11.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.