MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08/12/2017 gününde verilen dilekçe ile alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/06/2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
İstanbul 25. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.06.2018 tarih, 2017/521 Esas, 2018/233 sayılı Kararı, davalılar ... ve ... tarafından adli yardım talebinde bulunularak temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, 16.01.2020 tarih, 2018/5842 Esas, 2020/220 Karar sayılı ilamla, adli yardım talebinde bulunan tarafın, adli yardım talebinin reddine, temyiz harcının tamamlanması için HUMK’nun 434. maddesi gereğince işlem yapılmak üzere dosyanın mahalline geri çevrilmesine itiraz yasa yolu açık olmak üzere karar verilmiş, davacı tarafından bu karara itiraz edilmesi üzerine dosya Dairemize gönderilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun “Adli yardımdan yararlanacak kişiler” başlıklı 334/1. maddesi “Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.” hükmünü içermektedir.
6100 sayılı HMK"nın 336/3. maddesine göre; kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebinin bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya yapılması gerekmekte olup davacının Yargıtayda temyiz incelemesi sırasında adli yardım talebinde bulunabilir.
Diğer yandan aynı Kanunun 337/2. maddesine göre; adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebilir. Kararına itiraz edilen mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde ise aynı işlere bakmakla görevli en yakın mahkemeye gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir.
Bahsi geçen bu yasal düzenlemeler uyarınca, Yargıtay 13. Hukuk Dairesince verilen davacının adli yardım talebinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan itirazı incelemeye Dairemizin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalılar ... ve ..."ın adli yardım şartlarını taşıyıp taşımadığına yönelik dosya üzerinde ve davalıların adli yardım talebine eklediği belgeler üzerinde inceleme yapılmıştır. Davalı ... hakkında alacaklıları tarafından icra takipleri başlatıldığı; davalı ... hakkında muhtarlıktan alınmış fakirlik belgesi bulunduğu ve adına kayıtlı gayrimenkulünün bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durum karşısında, davalılar ... ve ..."ın kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, kararın temyiz incelemesinin yapılabilmesi için gereken temyiz harcını kısmen veya tamamen ödeme gücüne sahip olmadığı anlaşıldığından, davalılar ... ve ..."ın adli yardım talebinin reddine dair karara yapmış oldukları itirazın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar ... ve ... tarafından adli yardım talebinin reddi kararına karşı yapılan itirazın KABULÜNE, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 16.01.2020 tarih, 2018/5842 Esas, 2020/220 Karar sayılı ilamı ile verilen adli yardım talebinin reddine ilişkin kararın KALDIRILMASINA, davalılar ... ve ..."ın yardımdan yararlandırılmasına ve bu davalıların temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 22/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.