2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/4849 Esas 2013/22141 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/4849
Karar No: 2013/22141
Karar Tarihi: 01.10.2013

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/4849 Esas 2013/22141 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar izinsiz kazı yapmak için bir araya gelmişlerdir. Bir sanık araçta beklerken diğer sanık gözcülük yapmaktadır. Üçüncü sanık ise kazı yapmaktadır. Yargılama sonucunda sanıkların suçlu oldukları anlaşılmıştır çünkü ortaçağa ait bir belge değeri taşıyan dava konusu panoya zarar verilmiştir. Sanıkların savunmalarında bu panonun altında define olabileceğini düşündüklerini ve bu nedenle kazı yaptıklarını belirtmişlerdir. Ancak kazı teşebbüs aşamasında kalmamıştır. Sanık ... hakkında velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbiri uygulanırken koşullu salıverme tarihine kadar sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanması gerektiği göz önünde bulundurulmamıştır. Bu nedenlerle hüküm bozulmuştur.
2863 sayılı Kanunun 74/1, 5237 sayılı TCK\"nın 62, 53, 54, 39, 51 maddeleri.
12. Ceza Dairesi         2013/4849 E.  ,  2013/22141 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : 1) Sanık ..."in 2863 sayılı Kanunun 74/1, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53, 54 maddeleri uyarınca mahkumiyetine,
    2) Sanık ..."ın 2863 sayılı Kanunun 74/1, 5237 sayılı TCK"nın 39, 62, 51, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyetine ve cezanın ertelenmesine

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii ile sanık ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dosya kapsamında bulunan 28/03/2011 tarihli keşif tutanağının ikinci sayfasında hakim imzasının bulunmaması, mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak değerlendirilmiştir.
    Suç tarihinde, sanıkların izinsiz kazı yapmak için fikir ve eylem birliği içerisinde bir araya geldikleri, temyize gelmeyen sanık ..."ın aracın yanında, sanık ..."ın ise tepenin üzerinde gözcülük yaptıkları, sanık ..."in ise Kırklareli İli, Vize İlçesi, ... ... Mahallesi, Asmakayalar Mevkiinde yer alan, Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 10/07/1991 tarih ve 942 sayılı kararıyla, Asmaköyü Höyüğü, 1. derece arkeolojik sit alanı olarak belirlenen sınırlar içerisinde bulunan dava konusu taşınmazda, üzerinde haç işareti mevcut panonun alt kısmında, 35 x 35 cm boyutlarında ve 15 cm derinliğinde kazı yaptığı, tarafsız arkeolog bilirkişi raporu ile sanıkların eylemleri neticesinde ortaçağa ait bir belge değeri taşıyan dava konusu panoya kalıcı şekilde zarar verildiğinin saptandığı, sanıkların yargılama aşamasında alınan savunmalarında, üzerinde haç işareti bulunan kayanın altında define olabileceğini düşündüklerini ve bu nedenle taşı kırmaya karar verdiklerini, sanıklardan ... ve ..."ın gözcülük yaptıklarını, ..."in ise murç ve çekiç ile taşı kırmaya çalıştığını beyan ettikleri, tüm dosya kapsamı itibarıyla sanıkların üzerlerine atılı izinsiz olarak kazı yapma suçunu işlediklerinin sübuta erdiği anlaşılmakla,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafii ile sanık ..."in bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanıklar tarafından gerçekleştirilen kazının ülkemizde tarımsal amaçlı faaliyet için öngörülen 40 cm"lik derinliği aşmaması karşısında eylemin teşebbüs aşamasında kaldığının nazara alınmaması,
    2- 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sanık ... hakkında sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafii ile sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01/10/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.