Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/1274 Esas 2019/3401 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık bir nitelikli mala zarar verme suçuyla suçlanmaktadır. Daha önce 26.02.2013 tarihinde açıklanmanın geri bırakılmasına ilişkin bir karar verilmiştir, ancak bu karar kaldırılmıştır ve sanık hakkında hüküm açıklanmıştır. Ancak Ceza Dairesi, sanık hakkında TCK'nun 29. maddesini 168/1. maddesinden sonra uygulamak suretiyle aynı Kanunun 61/5. maddesine muhalefet edildiğini belirtmektedir. Ayrıca, kamu malına zarar verme suçunda haksız tahrik hükümlerinin uygulama koşullarının bulunmadığı gözetilmeden uygulama yapıldığı da vurgulanmaktadır. Bu nedenlerle, Daire kararı bozmuştur.
Detaylı Açıklama:
- Nitelikli mala zarar verme suçu: Sanığın bir malı zarara uğratması eylemi söz konusu olduğunda, bu suç herhangi bir mala zarar verme eyleminin ötesinde nitelikli bir suç olarak kabul edilmektedir. Nitelikli mala zarar verme suçu, özellikle kamu malına, tarihi veya kültürel değer taşıyan mallara zarar verme eylemlerini de kapsamaktadır.
- Hükümden açıklanmasının geri bırakılması: Bu konuda alınan karar, sanığın daha önce bir suç işlemiş olmasına rağmen hüküm açıklanmasının geri bırakılması şeklinde bir cezalandırma verilmesini öngörmektedir. Ancak, burada da belirtildiği gibi, bu karar kaldırılmıştır ve sanık hakkında hüküm açıklanmıştır.
- TCK'nun 29. maddesi: Bu madde, mala zarar verme suçu ile ilgili olarak suçun işlenmesinde kusuru olanların cezalandırılacağına ve eylemin nitelikli hale getirilmesi durumunda cezanın artırılacağına dair hükümler içermektedir.
- TCK'nun 168/1. maddesi: Bu madde, nitelikli mala zarar verme suçu ile ilgili olarak suçun işlenmesinde birden fazla kişinin rol aldığı durumlarda, her birinin kusurunun ayrı ayrı değerlendirileceğini belirtmektedir.
- TCK'nun 61/5. maddesi: Bu madde ise, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 152/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verilmesi durumunda, sanığın yargılama sırasındaki tutukluluk süresinin cezasından düşüleceğini belirtmektedir. Ancak, Ceza Dairesi burada TCK'nun 29. maddesinin uygulanmasında yanlış bir uygulama olduğunu vurgulamaktadır.
- 5320 sayılı Kanun: Bu kanun, ceza yargılaması usulünü düzenlemekte ve mahkeme kararlarının temyiz edilmesine ilişkin hükümler içermektedir.
- 1412 sayılı CMUK: Bu kanun, Kaldıraçlı Alım-Satım işlemlerinin düzenlenmesi ve denetlenmesi amacıyla çıkarılmış bir kanun olup, ceza yargılamasına ilişkin hükümleri de içermektedir. Ceza Dairesi, kararın bu kanunun 321. maddesi uyarınca bozulması gerektiğine karar vermiştir.