Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6759
Karar No: 2013/10959

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/6759 Esas 2013/10959 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, tapu kaydına dayanarak yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında köyde bulunan birkaç parselin orman sınırı içine alınması işlemine karşı açılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle bazı parsellerin orman sınırının düzenlenmesine karar verilmiştir. Ancak, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından yapılan incelemede, davacının aktif dava ehliyetinin olmadığı ve bazı parsellerin orman sınırlarından çıkarılamayacağı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak daha önce kabul edilen bazı kararlar düzeltilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 11/1. maddesi
- 15.07.2004 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanıp yürürlüğe giren Orman Kadastro Yönetmeliği'nin 23/j ve 24. maddeleri
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi
- H.U.M.K.'nun 438/7. maddesi
20. Hukuk Dairesi         2013/6759 E.  ,  2013/10959 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVALILAR : Orman Yönetimi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, tapu kaydına dayanarak yörede 2008 tarihinde ilk kez yapılan ve 12/08/2008 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında ...Köyü 583, 955, 956, 1026, 1028, 1030 ve 1040 parsel sayılı taşınmazların orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu iddia ederek, bu yere ait sınırlamanın iptalini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1040 sayılı parselin tamamıyla 1026 sayılı parselin (A) ile işaretli 9270,06 m² bölümünün orman sınırları dışına çıkartılmasına, 1026 sayılı parselin (B) işaretli 11019,09 m² bölümü ile 583, 955, 956, 1028 ve 1030 sayılı parsellerin orman sınırları içinde bırakılmasına karar verilmiş; davacı vekili ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06/12/2012 gün ve 2012/13244 - 14001 sayılı kararı ile hüküm 583, 955, 956, 1028 ve 1030 sayılı parseller yönünden onanmış, 1026 ve 1040 sayılı parseller yönünden ise bozulmuştur,
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Mahkemece, davalı 1040 sayılı parsel yönünden davanın kabulüne karar verilerek orman tahdidi dışına çıkartılmasına karar verilmiş ise de, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesinde "orman kadastro komisyonlarınca sınırlama ve 2. maddeye göre orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı hak sahibi gerçek ve tüzel kişilerin altı aylık askı ilân süresi içinde kadastro mahkemesinde itiraz edebilecekleri" hükmü bulunduğu, kanunî metninde yazılı "hak sahibi" ya da "sahiplik" kavramının orman kadastrosunun yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan ve bu davada uygulanması gereken 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanıp yürürlüğe giren Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/j ve 24. maddesinde belirtildiği, somut olayın özelliğine göre hak sahipliğinin tapu kaydı ile ispatlanabileceği, ne var ki, taşınmazın tapuda hâli arazi niteliği ile Hazine adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Bu nedenle, davacı bu parsel yönünden hak sahibi olmadığından aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle davasının reddine karar verilmesi gerekirken, kabul edilmesi isabetsizdir.
    Dava konusu 1026 sayılı parsel yönünden ise, esasen taşınmazın (A) işaretli bölümü zaten orman tahdidi dışında olduğundan davanın da konusu olmadığı, bu bölüm yönünden açılmış bir davanın bulunmadığı, davanın tahdit içine alınan (B) işaretli bölüme ilişkin olduğu, mahkemece, tahdit içinde olan ve dava konusu olan bölümün eski tarihli belgelerde orman sayılan yerlerden olması nedeniyle davanın reddine karar verilmek istenilmiş ise de, taşınmazın tahdit içinde ve dışında kalan bölümlerinin karıştırılarak tahdit dışında olan (B) kısmının tahdit içine alınmasına, tahdit içinde olan (A) kısmının da tahdit dışına çıkartılmasına karar verilerek hüküm karıştırılmıştır. Esasen, bu parsel yönünden mahkemece yapılacak olan, taşınmazın tahdit içinde kalan (B) kısmının dava konusu olduğu gözetilerek, bu kısımda eski tarihli belgelerde orman sayılan yerlerden olduğundan bu parsele ilişkin davanın reddine karar verilmesi] gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, 1040 sayılı parsel yönünden davacının aktif daha ehliyeti bulunmadığından, 1026 sayılı parsel yönünden taşınmazın dava konusu edilen (B) kısmının orman sayılan yerlerden olması nedeniyle davanın
    reddine, 1040 sayılı parsel ile 1026 sayılı parselin (B) işaretli bölümünün orman sınırları içinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davalı 1026 sayılı parselin yapılan orman kadastrosu sırasında kısmen tahdit içine alındığı, davacının tahdit içine alınan bölüme ilişkin açtığı davada taşınmazın bu bölümünün eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman sayılan yerlerden olması nedeniyle davanın reddine karar verildiği halde, dosyadaki fen ve orman bilirkişinin taşınmazın tahdit içindeki ve dışındaki bölümlerini farklı rumuzlarla göstermiş olmaları karşısında, bilirkişi raporlarına atıf yapılmak suretiyle kurulan hüküm infazda tereddüt oluşturacağından hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hükmün 2. bendinin tamamen çıkartılarak yerine; “2- Davacının ... Köyü 1026 sayılı parselin tahdit içine alınan kısmı hakkında açtığı davanın reddine,” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/12/2013 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi