Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5771
Karar No: 2019/3865
Karar Tarihi: 26.06.2019

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/5771 Esas 2019/3865 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/5771 E.  ,  2019/3865 K.

    "İçtihat Metni"


    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/12/2017 tarihli ve 2015/1089 esas, 2017/929 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 06/11//2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında 23/08/2014 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 25/11/2014 tarihli ve 2014/78599 soruşturma, 2014/2541 sayılı karar ile; 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun"un 191/3. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın şüpheliye, kollukta bildirdiği adresine tebliğe çıkarıldığı, adreste tanınmadığından bilatebliğ iade edildiği, aynı adrese Tebligat Kanunu 35. maddeye göre tebligat çıkarıldığı ve 05/12/2014 tarihinde tebliğ edildiği, kararın 11/03/2015 tarihinde infazı için İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    2-İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nün 31/03/2015 tarihli çağrı yazısının Ulubatlı mahallesi, 3449 sokak No.85/3 Konak adresine tebliğe çıkarıldığı, muhatabın adres bırakmadan adresten ayrıldığı açıklaması verilerek tebligatın iade edildiği, bu kez çağrı yazısının iade gelen Ulubatlı mahallesi, 3449 sokak No.85/3 Konak adresinde Tebligat Kanunu 35. maddesi gereğince 27/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrakın kapatılarak 26/08/2015 tarihinde savcılığa gönderildiği,
    3-İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararının kaldırılarak 09/12/2015 tarihli, 2015/108373 soruşturma, 2015/39846 esas ve 2015/33411 sayılı iddianame ile sanık hakkında TCK’nın 191/1-2 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
    4-Kanun yararına bozma istemine konu; İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/12/2017 tarihli, 2015/1089 esas ve 2017/929 sayılı kararı ile; sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 20/02/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma
    evresi sonunda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/11/2014 tarihli ve 2014/78599 soruşturma, 2014/2541 sayılı kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine ve erteleme süresi içinde 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini müteakip, hükümlünün yapılan tebligata rağmen, yasal süresi içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmediği ve denetimli serbestlik tedbirini ihlal ettiği gerekçesiyle hakkındaki ilam dosyasının kapatılmasına ilişkin kararı üzerine İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09/12/2015 tarihli ve 2015/108373 soruşturma, 2015/39846 esas, 2015/33411 sayılı iddianame ile kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/12/2017 tarihli ve 2015/1089 esas, 2017/929 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre,
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    İncelenen dosyada;
    İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca 25/11/2014 tarihinde verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının tebliğine ilişkin tebliğ evrakının iade gelmesi üzerine, şüpheliye 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği ve infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce çıkarılan çağrı kağıdının iade edilmesi üzerine aynı adreste Tebligat Kanunu’nun 35.maddesi gereğince şüpheliye tebliğ edildiği, 10 günlük süre içerisinde müracaat etmemesi nedeniyle hakkındaki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılarak kamu davası açıldığı ve yargılama sonucunda mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmıştır.
    5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır "hükmüne yer verildiği, tebliğ tarihinde yürürlükte bulunan 6099 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Kanun’un Kanun’un 10. maddesinde yer alan,
    ""(1) Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartı ile her yerde tebligat yapılması caizdir.
    (2) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın bilinen en son adresine anılan Kanun"un 10. maddesine göre, bunun mümkün olmaması halinde aynı Kanun"un 21. maddesine göre tebligatın yapılması gerektiği anlaşıldığından , sanığa erteleme kararı usulüne uygun tebliğ edilmeden denetimli serbestlik kararının infazı için gönderilen çağrı kağıdının herhangi bir hukukî sonuç doğurmayacağı gözetilmeden sanığın mahkumiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olduğu gibi, şüpheli hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılarak kamu davası açılabilmesi için şüphelinin erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi gerekmekte olup şüphelinin fiilinin ısrar olarak değerlendirilebilmesi için en az 2 kez ihtar yapılmış olması ve şüphelinin usulüne uygun 2 haklı ihtara rağmen ısrarla denetime uymaması gerekir. İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün çağrı kağıdının şüpheliye usulüne uygun tebliğ edildiği mahkemece kabul edilse bile, şüphelinin denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmamasının tek başına ısrar olarak kabulü mümkün değildir, yapılan ilk çağrıya uymayan şüpheli hakkında sonuçları da açıkça belirtilmek suretiyle ikinci kez çağrı kağıdı çıkarılması, bu çağrıya da uymaması halinde ısrar şartı gerçekleşeceğinden kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılarak iddianame düzenlenmesi gerekmektedir, şüpheli hakkında ısrar şartı gerçekleşmediği halde kamu davası açılması ve yargılama sonucunda cezalandırılmasına karar verilmesi de kanuna aykırıdır.
    D)Karar:
    Açıklanan nedenlere göre; kamu davası hakkında durma kararı verilerek, erteleme ve tedavi/denetim kararının usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesi, denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/12/2017 tarihli ve 2015/1089 esas, 2017/929 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 26/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi