Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2488
Karar No: 2021/1346
Karar Tarihi: 25.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2488 Esas 2021/1346 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2488 Esas
KARAR NO: 2021/1346
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/07/2018
NUMARASI: 2016/505 Esas, 2018/843 Karar
DAVA: ALACAK (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, 05.05.2016 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili şirketin, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu ve bu kanun hükümlerine dayalı olarak çıkarılan Sigorta Eksperleri Yönetmeliği uyarınca faaliyette bulunarak 1992 yılından bugüne dek Risk ve Hasar Yönetim’nde ulusal ve uluslararası çok sayıda çalışma gerçekleştirdiğini, Sigorta Eksperleri Yönetmeliğinde Sigortacılık Kanunun 2. maddesinde tanımlandığı üzere, sigorta eksperinin, sigorta konusu risklerin gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan kayıp ve hasarların miktarını, nedenlerini ve niteliklerini belirleyen ve mutabakatla kıymet tespiti, ön ekspertiz ve hasar gözetimi gibi işleri mutat meslek olarak yapan tarafsız ve bağımsız kişi olarak tarif edildiğini, 29.06.2014 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından 04.10.2013-2014 vadeli “ Ticari Sınai İşletme Poliçesi “ kapsamında temin edilen Şehitkamil Gaziantep adresinde faaliyet gösteren şirkette başlayan yangın ile ilgili olarak tek yetkili ekspertiz şirketi olarak görevlendirildiğini, işletmedeki yangında hasar tutarının 50.000.000 Euro olarak bildirildiğini, müvekkilinin görevlendirme kapsamında çalışmalara başladığını, çalışma yapılan halı imalatı yapılan fabrikanın tamamen yanarak ortadan kalkması dikkate alınarak gözlemci sıfatıyla dava dışı şirketlerin ilgili çalışmalara dahil edildiğini, rizikonun gerçekleştiği ilk andan itibaren ekspertiz çalışmalarına fiili olarak değil “ Gözlemci Sıfatı” ile dahil olunan diğer ülkelerden gelen eksper ve gözlemcilerin çalışmalarının her bir aşamasının raporlama ve sunumlarının ayrı ayrı Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanarak davalı şirkete ibraz edildiğini, yabancı eksperlere mahallinde refakat ve bilgi hizmet / hizmetleri yabancı dilde yerine getirildiğini, uyuşmazlık konusu hasarın bu güne kadar Türkiye genelinde bir sigorta şirketi nezdinde açılan en büyük yangın hasar dosyası olup buna paralel olarak ve yürütülen ekspertiz çalışmasında müvekkili tarafından gösterilen performans ve çok sayıda olan eksper ve uzman İle çalışma mesaisinin belki yüzlerle ifade edilecek onlarca hasar dosyası verilen çalışmanın üzerinde olduğunu, davalı sigorta şirketinin müvekkilince yürütülen ekspertiz çalışmaları tamamlanması sonrasında tanzim olunan ekspertiz raporu ve eklerinin esas alınarak nezdlerinde açılan hasar dosyasından ve sigortalıdan ... Ltd.Şti ile tam anlamıyla mutabakata varılarak hasar tazminatı ödenmek suretiyle dosyanın neticelendirildiğini, buna karşılık, müvekkili şirkete, tanzim olunan 01.07.2014 - 04.07.2014 - 04.08.2014 - 23.08.2014 - 29.08.2014 - 30.09.2014 tarihli toplam 210 sayfa 6 farklı çift dilde İngilizce ve Türkçe ön-ara ve nihai ekspertiz raporlarına karşılık ve ayrıca yürütülen rücu çalışmaları göz ardı edilerek sadece 20.12.2014 tarihinde 145.000,00 TL ekspertiz ücreti ödendiğini, bu ücret karşılığı müvekkili tarafından 22.12.2014 tarihli fatura tanzim edildiğini, faturanın KDV dahil 180.215,50 TL tutarlı olduğunu, uyuşmazlık konusu dosya için ödenen 145.000,00 TL ekspertiz ücreti dışında kalan farklı dosyalar içinde ödemeler içerdiğini, müvekkiline yapılan ücret ödemesinin sektörün ekspertiz ücreti standartlarının çok çok altında olduğunu, ödenen hasar tazminatının 35.449.444,18 Euro olduğunu, reasürans anlaşmaları ve pazar ortalamasına göre %4 yaklaşık hak edilen ücretin 1.500.000 Euro civarında olduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından 04.02.2015 tarihinde ki kabul beyanları ile sabit olduğu üzere müvekkiline yapılan ödemenin yeterli olmadığının kabul edilerek ilk aşamada 200.000,00 TL olarak düzeltileceği ve bilahare bakiye tutarında değerlendirilerek yaratılan mağduriyetinin giderileceğine dair sözlü ifadeye rağmen dava tarihine kadar yerine getirilmediğini, toplam çalışma saatinin 423 saat olduğunu, ilgili eksperlere tüm günler eşlik edildiğini, davalı şirketin 26.02.2016 tarihli yazısında Rehber Ücret Tarifesine dayalı hesaplama yapılması gerektiğinin belirtildiğini, hesaplamalarda yer aldığı şekli ile ödenmeyen ve fark olarak tahsili gereken tutarın Rehber Ücret Tarifesi esas alındığında bile yapılan masraf ödemesinin ücret olarak ödendiği iddia olunsa bile 466.456,86 TL olduğunu, söz konusu tutarın 05.02.2016 tarihli ihtar yazısı kapsamında ödenmesi gerektiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 466.456,86 TL ekspertiz ücretinin temerrüt tarihi 20.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının, dava konusu hizmetin verildiği hasar dosyaları sebebiyle ekspertiz ücretinin miktarı hususunda müvekkili şirketle karşılıklı olarak anlaştığını ve kararlaştırılan ücretin davacı tarafa ödendiğini, davacı alacağını tamamen tahsil ettiğini, bunun haricinde müvekkili şirketin ödeme borcu bulunmadığı gibi davacı tarafın alacak hakkının zamanaşımına uğradığını, dava konusu ekspertiz hizmetlerine yönelik 150.000 ( KDV hariç) fatura kestiğini ve müvekkili şirketçe KDV dahil olarak ödendiğini, davacının ek talebine istinaden ödemenin 200.000 TL’ye tamamlandığını, karşılıklı mutabakat İle kararlaştırılan ücretin ödenmesi ile davacı alacağının sukuta erdiğini, müvekkili şirketin reasürans anlaşmaları çerçevesinde tutarsal olarak yüksek olan ... yangın hasarının gerek tazminat ödemeleri gerekse ekspertiz ücret ve masrafları yanında diğer masraf ve ödemelerinin reasürör onay ve kabulü ile yapıldığını, fatura karşılığı 150.000 TL + 27.000 TL KDV =177.000 TL eksper ücretinin 22.01.2015 tarihinde ödendiğini, dava konusu ekspertiz hizmetleri için davacı tarafa ödenen toplam eksper ücretinin 150.000,00TL +KDV olmak üzere 177.000,00 TL olduğunu, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 22. maddesi 20. bendi kapsamında eksper ücretinin miktarının, eksper ile eksperi tayin eden sigortacı arasında kararlaştırılmış ve belirlendiğini, müvekkili şirketin 22.01.2015 tarihinde yapılan 150.000,00 TL ödeme ve 50.000,00 TL ek ödeme ile 200.000,00 TL+KDV ile toplam 236.000,00 TL ücret ödemesi yapıldığını, eksper ücretinin ödemelerinin eksiksiz olarak yerine getirildiğini, hasar tespit çalışmaları tamamlandıktan sonra 500 saatlik çalışma yapıldığı iddiasını kabul etmediklerini, ekspertiz ücretinin miktarının, eksper ile kendisini tayin eden arasında serbestçe kararlaştırıldığını, Sigorta Ekspertiz Ücreti Rehber Tarifesinin uyulması zorunlu bir asgari ücret tarifesi olmadığını, davacı tarafın 200.000 TL ekspertiz ücreti tahsilatına ek olarak 466.456 TL talep ettiğini, bir yangın hasarı için toplam 666.456,00 TL eksper ücreti talebinin mevcut olduğunu, talep edilen miktarın sigorta sektör uygulamasına göre fahiş bir miktar olduğunu, hiçbir sigorta şirketinin bu meblağda ekspertiz ücreti ödemediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davacı ile davalı şirket arasında Gaziantep OSB ‘de faaliyet gösteren bir işyerinde 29.04.2014 tarihinde çıkan yangın sonucu ekspertiz hizmetlerinin davacı tarafından davalı şirket adına yapıldığı ve davalının bu hizmetler karşılığında davacıya görevlendirme tarihinden itibaren 200.000,00 TL ödeme yaptığının taraflar arasında tartışmasız olduğu, alınan hizmet karşılığında ödenecek ücretin taraflarca kararlaştırılmadığı, bu konuda yazılı bir sözleşme olmadığı, davalı vekilinin zamanaşımı definin davalının son ödemeyi yaptığı 19/06/2015 tarihinden dava tarihine kadar uygulanacak iki ve beş yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından kabul edilmediği, kök ve ek raporda ayrıntılı açıklandığı üzere TOBB ve TSB tarafından hazırlanan rehber tarifeye göre ekspertiz ücretinin belirleneceği, tarife gereğince hesaplanan asgari ekspertiz ücretinin 636.456,86 TL olduğu, bu bedelden davalının ödediği 200.000,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 436.456,86 TL+KDV davacı alacağının sabit bulunduğu gerekçesiyle, davalının zamanaşımı definin reddine, 436.456,86 TL’nin KDV ile birlikte dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, yasal süre içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak, kararın hatalı olduğunu, rehber tarifenin asgari ücret tarifesi gibi zorunlu bir tarife gibi mahkemece dikkate alındığını, KDV talep edilmemişken KDV ile hüküm kurulduğunu, taraflar arasındaki ek ödeme konusunda ki mail yazışmalarının icap ve kabul niteliğinde olduğunu, 200.000,00 TL ‘na tamamlayacak şekilde işlem yapıldığında davacı tarafça herhangi bir itiraz olmadığını, maile verilen cevapta uygunluk bildirildiğini ve verilen destek için teşekkür edildiğini, rehber tarifesinin asgari ücret tarifesi olmadığını, tavsiye tarifenin mahkemece esas alınmasının hakkaniyete uygun olmadığını, mahkeme kararında TOBB rehber tarifesi uygulanarak toplam ekspertiz ücretinin hesaplandığını, rehber tarifenin bulduğu kadar yüksek miktarda ücret ödenmesinin sigorta sektöründe uygulaması olmadığını, rehber tarifenin, ilgili meslek kuruluşu tarafından tavsiye edilen bir ücret tarifesi olduğunu, talepten daha fazla karar verilmesinin ve hatalı olduğunu, dava dilekçesinde KDV talep edilmediğini, davacı talebinin üstüne çıkılarak KDV ödenmesine hüküm kurulduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, bakiye ekspertiz ücretinin tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında, davacı şirketin ekspertiz hizmeti verdiği, davalı şirket tarafından bir kısım ödemeler yapıldığı konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, yazılı sözleşme bulunmayan ekspertiz ücret alacağının nasıl ve neye göre belirlenmesi gerektiği, “Sigorta Ekspertiz Ücreti Rehber Tarifesi” nin bağlayıcı olup olmadığı, mahkemenin kararının ve KDV ile ilgili kurulan hükmün talebi aşar nitelikte bulunup bulunmadığıdır. Dosya kapsamından, 29.06.2014 tarihinde davalı şirket tarafından, 04.10.2013-2014 vadeli “ Ticari Sınai İşletme Poliçesi” kapsamında temin edilen Şehitkamil Gaziantep adresinde faaliyet gösteren ... Ltd.Şti ‘nde başlayan yangın ile ilgili ekspertiz şirketi olarak görevlendirildiği, şirket tarafından raporların ve hizmetlerin yerine getirildiği, davacı şirketin, davalı şirkete 22/12/2014 tarihli 150.215,50 TL tutarında fatura düzenlediği, taraflar arasında mail yazışmalarının olduğu, 04.02.2015 tarihli davalı şirket yetkilisinin cevabı mailinde, reasürör hesaplarını incelediğini, davalı şirketten talep edilen ücretlerin eksik geldiği, uygun görülürse toplam ücreti 200.000,00 TL ‘ye tamamlamak arzusunda olduğunun belirtildiği, davalı şirketin davacı şirketin 21.02.2015 tarihli yazısına istinaden 26.02.2015 tarihli cevabı yazıda, iddialara katılmadıklarını, uzun yıllara dayanan iş ilişkisinde binlerce hasar dosyası düzenlenen ekspertiz raporları ile tasfiye edildiği, beklenen ekspertiz ücretlerinin firmaya ödendiği, bu süreç içerisinde memnun kalınmayan ücretlerin, şirkete yapılan geri dönüşler nedeniyle tekrar tekrar değerlendirmeye alındığı, ilave ücret ödemelerinin verildiği, bu kapsamda 2014 Aralık ayına kadar ödenen ekspertiz ücretleri için geri dönüş ve bildirimde bulunulmadığı yönündeki beyanın gerçeği yansıtmadığı, şirketin ekspertiz ücretinin, brüt hasar tutarı, hasar tespit ve raporlanması için harcanan süre, hasar tespit sürecinin yönetilmesi ve yönlendirilmesinde gösterilen performans, ekspertiz mahalli ve raporun içerik olarak yeterliliği çerçevesinde değerlendirilmek suretiyle ekspertiz ücretinin belirlendiği, eksper tarafından yapılan masrafın belirlenen ücrete ilave edilmek suretiyle ödeme yapıldığı, dolayısıyla yazıda belirtilen iddiaların uygulamalarla uyuşmadığı, yazıda yer alan masrafların ödenmediği, arşive giden dosyalar için ücret ödenmediği veya başka ekspere sehven ödendiği yönündeki iddiaların dayanakları ile iletilmesinin istenildiği, davacı şirket tarafından 05.02.2016 tarihli ekspertiz ücreti hakkındaki ihtarnamede, dava konusu sürecin özetlenmesi sonrasında, ekspertiz raporları kapsamında 20.12.2014 tarihinde 145.000,00 TL ekspertiz ücreti ödendiği, bu ücret karşılığında 22.12.2014 tarihli fatura düzenlediklerini, yapılan yoğun ekspertiz çalışmalarının sadece ilk giriş kısmı için bile tatminkar olmayan 145.000,00 TL ekspertiz ücretinin gerek kanun gerekse de Yönetmelikte tanımlandığı şekilde ücret ödenmesi için tapılan tüm girişimlerin etkisiz kaldığı, ilk aşamada 200.000,00 TL olarak düzeltileceği ve tekrar bir araya gelinerek hak edilen ücretin serbestçe tayin edileceğine dair sözlü ve 04.02.2015 tarihli yazılı mutabakatın yerine getirilmediği, yürürlükteki mevzuat ve Rehber Ücret Tarife esasıyla hasar dosyası için hak edilen 636.456,86 TL olduğunu, yapılan 145.000,00 TL kısmın tenzilatı ile ödenmesi gereken 491.456,86 TL olduğu belirtilerek tebliğ tarihinden itibaren 5 İş günü içerisinde ödenmesinin belirtildiği, davalı şirketin 07.03.2016 tarihli cevabında 29.06.2014 tarihinde yangın hadisesi meydana geldiği, hasar ihbarının ulaşması üzerine hasar dosyası açıldığı ekspertiz çalışmaları için davacı şirketin görevlendirildiği, aynı yangın hadisesi için işletmede bulunan ve sigorta ettiren şirket ile diğer sigortalı şirketlerin makineleri için açılan hasar dosyalarında tespitin davacı şirkete verildiğini, davacı İle sigortalı şirket arasında hasar tutarında mutabakat sağlanamadığı, mutabakat için şirket yetkililerinin araya girdiği, ekspertiz ücret ve masrafların ödemelerinin reasürör onay ve kabulü İle yapıldığı toplam 22.540,69 TL masraf ödemesi yapıldığı, 22.01.2015 tarihli fatura İle toplam 177.000,00 TL ( eksper ücreti 150.000,00 TL +KDV olmak üzere 177.000,00 TL ) ödendiği 200.000,00 TL ‘ye tamamlayacak şekilde işlem yapılacağının bildirildiği ve teşekkür edildiği, iş bu yazışma ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 22. maddesi 20. bendi kapsamında eksper ücretinin miktarının belirlendiği, 50.000,00 TL ek ücretin ödendiğinin belirtildiği, sonuç olarak 200.000,00 TL + KDV ile toplam 236.000,00 TL tutarında ki eksper ücretinin şirkete ödendiği bu tutarın dışında başkaca bir ücret ödemesinin mümkün olmadığının belirtildiği ve davacı tarafça iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.15.05.2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda, dosya içerisinde ki bilgi ve belgelerden, 4. Organize Sanayi Bölgesi ... -... / Gaziantep adresinde faaliyet gösteren ... Ltd.Ştine ait işyerinin 04.10.2013-2014 vade tarihlerini kapsamak üzere yangın sigortası başta olmak üzere çeşitli risklere karşı davalı şirkete sigortalandığı, sigortalı işyerinde 29.06.2014 tarihinde büyük bir yangın çıktığı, ihbar üzerine davalı şirketin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 2/ n ve 22.maddesi gereğince yetkilendirilmiş sigorta eksperi olarak davacı ekspertiz şirketini görevlendirdiği, davalı şirketin söz konusu hasarda ekspertiz faaliyetleri için tek yetkili olarak davacı şirketi görevlendirdiği konusunda bir ihtilafın olmadığı, davacı şirketin, görevlendirildiği bu hasar ile ilgili ekspertiz hizmetlerini ifa ettiği, raporunu davalı şirkete sunduğu ve davalı şirketinde bu rapordan sonra hasar ödemesini gerçekleştirerek dosyayı kapattığı, bu arada her sigorta hasarının her ekspere verilmesinin mümkün olmadığını da belirtmekte yarar olduğu, Sigorta Eksperleri Yönetmeliğinin 4. maddesi gereğince eksperlerde belirli branşlara göre ayrıştırıldığı, hasar hangi branşta ise o branşın uzmanı, o branşta lisanslı eksperin atanması gerektiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı şirketin bu zorlu ekspertiz işlemlerini tamamladığını ve 01.07.2014,04.07.2014,04.08.2014,23.08.2014,29.08.2014 ve 30.09.2014 tarihli toplam 210 sayfa tutan raporlarını kendisini görevlendiren davalı şirkete ibraz ettiği, davalı şirketin ise ibraz edilen bu raporla belirlenmiş olan toplam 35.449.444,18 Euro tutarındaki hasar bedelini ödeyerek dosyayı kapattığı, bu ödemenin aynı zamanda davacı şirketin ekspertiz faaliyetlerini başarı ile tamamlamış olduğunun göstergesi olduğunu, ödenen bu hasarın, Türk sigortacılık tarihinde gerçekleşmiş ve ödemesi yapılmış en büyük hasarlar arasında yer aldığı, böylesine büyük çaplı bir hasarın tarafları memnun edecek düzeyde ve yargıya intikal etmeden bitirilmiş olmasında ekspertiz şirketinin de katkısının önem taşıdığının tartışmasız olduğu, sigortacılık mevzuatına ve uygulamalarına göre eksperlik ücreti tarafların karşılıklı anlaşması ile belirleneceği, böyle bir anlaşma yoksa asgari ücretleri belirleyen rehber tarifenin esas alınmasının gerektiği, rehber tarifeye göre yapılan hesaplamada davacı şirketin hak ettiği ekspertiz ücretinin 636.456,86 TL tuttuğu, uygulamada genellikle sigorta şirketlerinin herbirinin farklı eksper atama sistemleri ve ücret politikaları bulunduğu, her şirketin kendi iş özelliklerine göre eksper atama esaslarını belirlediği ve kendi ücret scalasını uyguladığı, eksper tayini ve ekspertiz ücreti ile ilgili olarak Kanunun 22’nci madde hükümleri çerçevesinde hareket edildiği, icra komitesinin birlik ile ortaklaşa bir rehber tarife hazırlayabileceği, bu hükme göre ekspertiz ücretlerinin taraflarca uzlaşılarak belirlendiği, böyle bir uzlaşma yoksa bu konuda yetkilendirilmiş kurumlar (TOBB ve TSB) tarafından hazırlanmış asgari ücret tarifesine göre ( rehber tarifeye) göre belirleneceği, olay tarihini ilgilendiren 21.01.2014 tarihli ( toplantıda belirlenen) rehber tarifede, brüt hasar bedeli 7.500 TL ‘den daha yukarı olan oto kaza branşı dışındaki hasarlarda ekspertiz ücretinin belirlenmesinde; Ücret =(EKSPS *SÜ) +(ÇS+ÇSÜ)+(BHD*HDO)+MS tarifesinin uygulanacağı, EKSPS ‘nin, hasarda çalışan eksper sayısı, SÜ’nün yıllık olarak belirlenecek ekspertiz ücreti, ÇS’nin ekspertizde çalışılan saat, ÇSÜ ‘nin yıllık olarak belirlenecek çalışma saat ücreti, BHD’nin, ekspertiz sonucunda eksper tarafından belirlenen brüt hasar değeri, HDO’nın hasar değerinin ekspertiz ücretine yansıtacak olan katsayısı, MS ‘nin ekspertiz ile ilgili masrafların toplamı olduğu, dosya içerisinde ki belgelere göre, dosya konusu hasar için, 4 eksper görevlendirildiği, toplam 923 saat çalışma yapıldığı, BHD’nin ( 36.079.553,11 Euro karşılığı ) 107.773.233,10 TL olduğu, 22.540,69 TL masraf yapıldığı, brüt hasar değerinin 567.866,17 TL, ekspertiz ücretinin ise 636.456,86 TL olarak belirlendiği, davalı şirketin görevlendirme tarihinden itibaren davacı şirkete toplam 200.000,00 TL ekspertiz ücret ödemesi yaptığı, bu durumda davalı şirketin, davacı şirkete 436.456,86 TL +KDV daha ödeme yapması gerektiği belirtilmiştir. 18.05.2018 tarihli ek bilirkişi heyet raporunda ise sonuç olarak, itirazlarda, ana rapordaki görüşleri değiştirecek somut, yasal ve uygun herhangi bir durum bulunmadığı, hasarla ilgili ekspertiz faaliyetlerine ilişkin ücretin taraflar arasında kararlaştırılmamış olduğu, görevlendirilmiş olan hasarın şu ana kadar gerçekleşmiş en büyük ve kapsamlı hasarlardan biri olduğu, sigortacılık uygulamalarında bu tür kapsamlı hasarlar için minimum ödenen hasar bedelinin %1’i düzeyindeki çok daha yüksek bir ekspertiz ücretinin öngörülüyor olmakla birlikte ilgili kurumlar tarafından belirlenmiş rehber tarifeye göre davacı şirketin İş bu davaya konu hasar için asgari 636.456,86 TL + KDV tutarında ekspertiz ücretine hak kazandığı, davacı şirkete bakiye 436.456,86 TL +KDV daha ödeme yapması gerektiği belirtilmiştir. Davalı şirket rapora itiraz etmiştir. Mahkemece bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu dosya kapsamına uygun yeterli ve gerekçelidir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK nun birinci bölümünde borç ilişkileri, birinci ayrımında, sözleşmeden doğan borç ilişkileri ve 1. maddede ise, sözleşmenin kurulması düzenlenmiştir. Aynı yasanın 12. maddesinde, sözleşmelerin şekli üst başlığı ile, sözleşmelerin geçerliliğinin kanunda aksi öngörülmedikçe hiçbir şekle bağlı olmadığına yer verilmiştir. Somut davada olduğu gibi, yasa koyucu tarafından, tacirler arası hizmet alım sözleşmesi konusunda herhangi bir şekil şartı getirilmemiştir. Taraflar arasında ekspertiz hizmetine dair herhangi bir yazılı sözleşme mevcut değildir. Bu durumda davacı hizmet veren şirketin hak edeceği ekspertiz ücretinin tespiti için yasal mevzuatların değerlendirilmesi uygun olacaktır. 6102 sayılı TTK’nın 1426. maddesinde, giderleri ödeme borcu başlığı İle sigortacının, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsa bile ödemek zorunda olduğu düzenlenmiştir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun “2”.maddesinde tanımlara yer verilmiş 2/1-n bendinde, sigorta eksperi, sigorta konusu risklerin gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan kayıp ve hasarların miktarını, nedenlerini ve niteliklerini belirleyen ve mutabakatlı Kıymet tespiti, ön ekspertiz ve hasar gözetimi gibi işleri mutat meslek olarak yapan tarafsız ve bağımsız kişi olarak tanımlanmıştır. Sigorta eksperleri aynı yasanın 22. maddesinde düzenlenmiş, 20/22. fıkrada, sigorta eksperliği yapacakların niteliklerine, sigorta eksperlerinin sınıflandırılmasına, branşlar itibarıyla görev ve yetki alanlanlarının belirlenmesine, ruhsat, levhaya kayıt ve faaliyete İlişkin usul ve esaslar ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer hususların yönetmelikle belirleneceği belirtilmiştir. 22 Haziran 2008 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan, Başbakanlık ( Hazine Müşteşarlığı)tan Sigorta Eksperleri Yönetmeliği ‘nin 1. maddesinde yönetmeliğin amacının, sigorta eksperlerinin niteliklerine ve faaliyetlerine dair usul ve esasları düzenlemek olduğu, 2. maddede yönetmeliğin 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 22 nci maddesine dayanılarak hazırlandığı, uyuşmazlık tarihinde yürürlükte bulunan ”16” maddede ise Eksper Tayini ve ekspertiz ücretinin düzenlendiği, düzenlemede, eksper tayini ve ekspertiz ücreti ile ilgili olarak Kanunun 22. madde hükümleri çerçevesinde hareket edileceği, İcra komitesi, Birlik ile ortaklaşa bir rehber tarife hazırlanacağı, ekspertiz ücreti ile ilgili olarak ekspertiz işlemi esnasında yapılan masrafların tahmin edileni aşarsa, bu durumun hemen ücreti ödeyecek tarafa bildirileceği belirtilmiştir. Yönetmeliğin 16. maddesi kapsamında sigorta ekspertiz ücret tarifesi hazırlanmaktadır. Bilirkişi heyet raporunda, dava konusu hasar nedeniyle gerçekleştirilen ekspertiz hizmet bedeli, ilgili yasa ve yönetmelik ile tarife kapsamında hesaplanmıştır. Bu hesaplama neticesinde bulunan ücret, taraflar arasında buna ilişkin yazılı sözleşme olmadığı dikkate alındığında dosya kapsamına ve hizmetin niteliğine uygundur. Bu sebeple davalı vekilinin hizmet bedeli ve hesaplama yöntemine dair istinaf nedenleri isabetli görülmemiştir.Diğer yandan, davacı, dava dilekçesinin gerek konu kısmında, gerekse de sonuç bölümünde ekspertiz ücret alacağının KDV ile birlikte tahsiline dair bir talepte bulunmamış ve buna dair dosya içerisinde herhangi bir ıslah dilekçesine rastlanılmamış olmasına rağmen, KDV ile tahsil kararı isabetli olmamıştır. Çünkü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun ikinci bölümünde yargılamaya hakim olan ilkeler başlığı altında yer verilen 26. maddede, taleple bağlılık ilkesi düzenlenmiştir. 26/1. fıkrada, hakimin tarafların talep sonuçları ile bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği belirtilmiştir. Yasal düzenleme emredici niteliktedir. Bu nedenle davalı vekilinin buna dair istinaf nedeninin yerinde olduğu anlaşılmıştır. Ancak, söz konusu hata yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi usul ekonomisine uygun görülmüştür. Açıklanan nedenlerle ve özellikle 6102 sayılı TTK ‘nın ilgili hükümleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigorta Eksperleri Yönetmeliği ile bilirkişi heyet raporuna göre mahkemenin bakiye eksper ücretine dair kabulü yerinde olmakla birlikte, kabul edilen alacak miktarının HMK 26. maddesine aykırı şekilde, davacı talebi olmaksızın KDV ‘si ile birlikte tahsili kararı isabetli olmamakla birlikte, yapılan hata yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün HMK 353/1-b/2. fıkrası gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2- İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/505 Esas, 2018/843 Karar ve 19.07.2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA, 3- a) Davalının zamanaşımı definin REDDİNE, b) Davanın kısmen kabulüne,436.456,86 TL ‘nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, c) Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 29.814.36 TL harçtan peşin alınan 7.965,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 21.848,44 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, d) Davacı tarafından yapılan ve dökümü yapılan 11.179,72 TL yargılama giderinden davanın kabul nispetine göre 10.794,63 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA, e) Davalı tarafından yapılan ve dökümü yapılan 1.520,00 TL yargılama giderinden davanın ret nispetine göre 97,88 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, f) Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 31.408,27 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, g) Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.600,00 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, h) Artan avansın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE, 4- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken istinaf karar harcı 59,30 TL’nin davalı tarafça peşin olarak karşılanan ( 7.417,70 TL +35,90 TL )=7.453,60 TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.394,30 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa İADESİNE, 5- Hükmün düzeltilme gerekçesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 326. maddesi gereğince, yapılan istinaf yargılama giderlerinin takdiren davalı üzerinde BIRAKILMASINA, 6- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/2.fıkrası gereğince düzeltilerek aynı Kanunun 361/1. fıkrası uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.25/11/2021

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi