Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2163
Karar No: 2020/5262
Karar Tarihi: 22.09.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/2163 Esas 2020/5262 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava, ortaklığın giderilmesi talebine ilişkindir. Davacı, taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir. Bazı davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunurken, diğer davalılar ortaklığın aynen taksim yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne ve ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Ancak, taşınmaz üzerinde bulunan bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olduğu için, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 165. maddesi uyarınca, paydaşlara uygun bir süre verilmesi ve giderilmediği takdirde davanın devam etmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, muhdesatın belirlenmesinde uzman bilirkişiler tarafından yeniden keşif yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde, bütünleyici parçaların arzla birlikte satılması gerektiği ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa bu hususun belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda ayrıca, sulama sistemi yönünden muhdesat oranı
14. Hukuk Dairesi         2020/2163 E.  ,  2020/5262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06/10/2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/12/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyım vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, dava konusu 550 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Bir kısım davalı, davanın reddini savunmuş; davalı ... vekili ise, ortaklığın aynen taksim yoluyla giderilmesini, mümkün olmaması halinde taşınmaz üzerindeki tesisat ve bağ müvekkiline ait olduğundan bu hususun paylaşımda dikkate alınmasını istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
    Öte yandan, paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Somut olaya gelince; mahkemece yapılan keşifler sonunda alınan bilirkişi raporları, hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan inşaatçı ve ziraatçı bilirkişi raporlarında, taşınmazın ve üzerindeki muhdesatların birim fiyatları denetime elverişli şekilde belirlenmemiştir. Hükmü temyiz eden davalı ... de bilirkişi raporuna bu yönüyle itiraz ettiği halde itirazları karşılanmamıştır. Bu durumda mahkemece, alanında uzman bilirkişiler marifetiyle mahallinde yeniden keşif yapılıp, bilirkişilerden hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor düzenlemeleri istenerek, dava konusu taşınmazın ve muhdesatların değerleri belirlenmeli ve yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir.
    Ayrıca dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan sulama sistemi sökülebilir ve kaldırılabilir nitelikte olduğundan muhdesat olarak kabul edilemez. Bu nedenle mahkemece, sulama sistemi yönünden muhdesat oranı kurularak satış bedelinin %0,66’lık kısmının davalı ...’a ödenmesine karar verilmesi de doğru olmamıştır.
    Mahkemece, değinilen hususlar gözardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 22.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi