Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/51
Karar No: 2010/1678
Karar Tarihi: 9.2.2010

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2010/51 Esas 2010/1678 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şahıs ile davacı banka arasında düzenlenen kredi sözleşmesi gereğince davalının kredi borcunu ödemediği belirtilerek, ilgili kişi adına vasisi üzerinden başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istenilmiştir. Mahkeme ise borçlu şahsın fiil ehliyetinin bulunmaması nedeniyle geçersiz kredi sözleşmesine dayanılarak alacağın tahsil edilemeyeceği ve sözleşmenin vasi tarafından imzalanmadığı için vasiye karşı da dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak bu karar, sebepsiz zenginleşme kurumunun sözleşmeden ve haksız fiilden doğan borçlarla ilgili olarak hiçbir ehliyet koşuluna bağlı olmadığı gerçeği göz önünde bulundurulmadan verildiği için, temyiz itirazları doğru bulunarak hükümlerin BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 61-66. maddeleri.
3. Hukuk Dairesi         2010/51 E.  ,  2010/1678 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Dava dilekçesinde 5.617,85 lira alacak için itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı banka vekili dava dilekçesinde, davalı ... ile davacı banka arasında düzenlenen 6.1.2005 tarihli kredi sözleşmesi gereğince davalının kredi borcunu ödemediğini belirterek mahcur ... adına vasisi ...’ndan 5.617,85 TL nin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiştir.
    Mahkemece; borçlu (mahcur) ...’in fiil ehliyetinin bulunmaması nedeniyle geçersiz kredi sözleşmesine dayanılarak alacağın tahsilinin istenemeyeceği, sözleşmenin vasi tarafından imzalanmadığı için ona karşı da dava açılamayacağı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosya kapsamına göre ... hakkında ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/998-1/28 sayılı, 13.9.2002 tarihli kararı ile eşi ... vasi tayin edilmesine karar verilmiş, aynı mahkemenin 19.03.2007 tarihli ek kararı ile vesayetin uzatılmasına karar verildiği, mahcur ... ile davacı banka arasında 6.1.2005 tarihli “Kredi sözleşmesi” akdedildiği anlaşılmaktadır.
    Sebepsiz zenginleşme kurumunun sözleşmeden ve haksız fiilden doğan borçlardan en önemli farkı, hiçbir ehliyet koşuluna bağlı olmamasıdır. Sebepsiz zenginleşmeden bir borç doğması için ne fakirleşenin nede zenginleşenin fiil ehliyetine sahip olması gerekir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın zenginleşme koşullarının gerçekleşmesi yeter. Ayrıca işlem ehliyeti veya sorumluluk ehliyeti aranmaz. Hak ehliyetine sahip olmak sebepsiz zenginleşme ilişkisinde taraf olmaya yeterlidir. Bu özellik, sebepsiz zenginleşme kurumunun denkleştirici adaleti sağlama işlevinin sonucudur. Burada önem taşıyan sadece haksız değer kaymalarının telafi edilmesidir (Prof. Dr.Turgut Öz, Sebepsiz Zenginleşme, 1990 . İst.).
    Bu durumda kredi sözleşmesinin imzalandığı sırada borçlunun fiil ehliyeti bulunmadığı anlaşıldığına göre sözleşmenin geçerli olduğundan söz edilemez. Geçersiz sözleşmelerde ise herkes aldığını geri vermekle yükümlüdür. O halde mahkemece, davanın BK.nun 61-66 md.lerinde yer alan sebepsiz zenginleşme hükümleri esas alınmak suretiyle araştırma yapılarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 9.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi