MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz nedenleri yerinde değil ise de;
Şikayetçi; sair şikayet nedenleri ile birlikte ihale konusu taşınmazda aile konutu şerhi bulunduğunu, satış ilanı tebliğinin usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek, ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine ve şikayetçi aleyhine %10 para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Şikayetçi, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, lehine, tapuda aile konutu şerhi bulunması nedeniyle, İİK"nun 134/2.maddesine göre tapu sicilindeki ilgililerden ve dolayısıyla ihalenin feshini isteyebilecek kişilerdendir.
İİK"nun 127. maddesinde 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa"nın 30. maddesi ile değişiklik yapılmış, buna göre; tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerin tapuda kayıtlı adresleri varsa bu adreslerine tebliğ yapılacağı, adresin tapuda kayıtlı bulunmaması halinde varsa adres kayıt sistemindeki adreslerinin tebligat adresleri olarak kabul edileceği, bunların dışında adres araştırması yapılamayacağı, gazetede yapılan satış ilanının tebligat yerine geçeceği belirtilmiştir.
Satış dosyası incelendiğinde; ihale konusu taşınmaz üzerinde, şikayetçi ... lehine 10.12.2014 tarihli aile konutu şerhi bulunduğu, şikayetçiye satış ilanı tebligatının önce; "... mahallesi 4458 ada no:16 ..." adresine çıkarıldığı, söz konusu tebligatın muhatabın yurt dışında olması ve ne zaman döneceğinin belli olmaması nedeniyle 28.05.2015 tarihinde iade edildiği, alacaklının 11.06.2015 tarihli talebi üzerine, şikayetçinin tespit edilen "... Mahallesi 83076 sokak no.11 ..." adresine yeniden satış ilanı tebligatı gönderildiği, satış ilanının aynen"muhatabın geçici olarak işe gittiğini beyan eden aynı konutta birlikte sürekli ikamet eden ehil reşit eşi ..."na tebliğ edilmiştir "açıklaması ile 12.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Kendisine tebliğ evrakı teslim edilen ..., takip borçlusu olup bu durumda satış ilanı tebliğ işlemi, hasma tebliğ nedeniyle Tebligat Kanunu"nun 39. maddesine aykırı olmakla usulsüzdür.
İİK"nun 127.maddesi uyarınca şikayetçinin, tapu sicilde adresinin olup olmadığı tespit edildikten sonra anılan madde uyarınca satış ilânının usulünce tebliğ edilip edilmediğinin belirlenmesi gerekirken, bu konuda bir araştırma yapılmaması da usul ve yasaya aykırıdır.

Bu durumda, "tapudaki ilgili" sıfatına sahip olan şikayetçiye, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği İİK"nun 127. maddesi çerçevesinde incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.