12. Ceza Dairesi 2012/26156 E. , 2013/18197 K.- TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKMA
- ALKOLLÜ ARAÇ KULLANAN SÜRÜCÜ GÖZLEM TUTANAĞI
- MUAYENE RAPORU
- BİLİNÇ ORYANTASYON VE KOOPERASYON DÜZEYİ
- GÜVENLİ SÜRÜŞ TEKNİĞİ
- CEZA MUHAKEMESİ KANUNU (CMK) (5271) Madde 232
- TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 179
"İçtihat Metni"Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL"ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkûmiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkûmiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL. Dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, bu kapsamda, mahkeme tarafından 16.12.2010 tarihinde verilen 500 TL adli para cezasından ibaret mahkûmiyet hükmünün temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1.) Olay günü gece saat 22:20 sularında idaresindeki otomobille 74 promil alkollü bir şekilde seyreden sanığın, daha önce yaşanan bir kavga sebebiyle kolluk görevlilerince durdurularak alkol muayenesine tabi tutulması şeklinde gelişen olayda; sanık hakkında kolluk görevlilerince düzenlenen ""Alkollü Araç Kullanan Sürücü Gözlem Tutanağı""nda ve doktor tarafından yapılan muayene sonrası düzenlenen ""Alkollü Araç Kullanan Sürücünün Muayene Raporu""nda bilinç oryantasyon ve kooperasyon düzeyinin tama yakın olduğunun, motor fonksiyonlarının normal ve davranışlarının uysal olduğunun belirtilmesi, sanıktaki alkol derecesinin güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğine dair bir bulgu, sanığın dışa yansıyan davranışları ile ilgili bir tespite yer verilmediğinin anlaşılması, kazaya karışmayan ve herhangi bir trafik kuralı ihlaline rastlanmayan sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeksizin atılı suçtan beraati yerine, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
2.) Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca adli para cezasının taksitlendirilmesine karar verilirken, infazı kısıtlayacak şekilde aylık taksit miktarlarının belirlenmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.