Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/14736 Esas 2016/15306 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14736
Karar No: 2016/15306
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/14736 Esas 2016/15306 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/14736 E.  ,  2016/15306 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlu vekili 20.10.2014 tarihli dilekçesi ile; takip dayanağı senedin ödeme emri ekinde gönderilmediğini de ileri sürerek imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece bilirkişi incelemesi zorunlu olduğu halde borçlu tarafından masrafın yatırılmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği görülmektedir.
    HMK"nun 297/2. maddesi hükmüne göre taleplerin her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur. İİK"nun 58/3. maddesi gereğince de; alacak bir belgeye dayanmakta ise, belge aslının veya alacaklı yahut mümessilli tarafından tasdik edilmiş borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine verilmesi ve ayrıca Hukuk Genel Kurulunun 2.2.2000 tarih ve 2000/12-50 Esas, 2000/47 sayılı kararında da açıklandığı üzere İİK"nun 61/l. maddesi (2). cümlesi gereğince de takip bir belgeye dayanıyor ise, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur.
    Bu durumda mahkemece; borçlunun, imzaya ve borca itirazından önce, dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine ilişkin şikayeti bulunduğu halde bu yönde inceleme yapılmadan ve olumlu ya da olumsuz karar verilmeden, imzaya itirazlarının incelenmesine geçilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    Öte yandan; senetteki imzanın borçluya aidiyetinin ispatı senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu kuralı gözardı edilerek (HGK"nun 26.04.2006 tarih 2006/12-259 E, 2006/231 K. sayılı kararı) bilirkişi ücretinin yatırılması hususunda borçluya süre verilmek suretiyle ispat yükünün ters çevrilmesi sonucu itirazın reddi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.