Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/13427 Esas 2016/15303 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13427
Karar No: 2016/15303
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/13427 Esas 2016/15303 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/13427 E.  ,  2016/15303 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurarak örnek 7 ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emri tebliğ işleminin iptalini istediği ve mahkemece, tebligatın borçlu kooperatif başkanı ... imzasına tebliğ edildiğinden usule uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat, selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesinde ise, tüzel kişi adına tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olduğu takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
    Somut olayda, borçlu kooperatif adına çıkartılan örnek 7 ödeme emrinin borçlu kooperatifin ticaret sicil adresi olan “... Mah., ... Sok., No: 38/21 ...” adresine “Koop. Başkanı ... imzasına” şerhiyle 20.04.2005 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
    Borçlu kooperatif adına çıkartılan ödeme emrinin her ne kadar başkan sıfatıyla ...’ya tebliğ edilmiş ise de ticaret sicil kayıtları ve kooperatif kayıtlarında anılan kişinin başkan olduğuna dair bir belgenin bulunmadığı görülmektedir. Kooperatifin yasal temsilcisinin ancak resmi kayıtlarla tespit edilebileceği cihetle tebliğ mazbatasındaki belirleme sonuca etkili değildir.
    Her ne kadar tebliğ mazbatasında kooperatif başkanı olan ...’ya tebliğ yapılmış ise de ticaret sicil kaydı ve kooperatif kaydına göre anılan kişinin kooperatif başkanı olmadığından yapılan tebligat usulsüzdür.
    O halde mahkemece, ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.