20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/6684 Karar No: 2013/10836
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/6684 Esas 2013/10836 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Soruşturma konusu olan taşınmazlar, kadastro sırasında belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla, bağ ve zeytinlik niteliği ile davalılar adlarına tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazların miras yoluyla kendisine geçtiğini iddia etmiştir. Birleşen dosya davacısı Hazine, taşınmazların davalılar yönünden 20 yıllık zilyetlikle kazanma süresinin dolmadığını iddia ederek, tesbitlerinin iptaliyle Hazine adına tescilleri istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davacının dava açtığı taşınmazların reddine, birleşen dosya davacısı Hazinenin davasının kabulüne ve dava konusu taşınmazların tesbitlerinin iptali ile Hazine adına tapuya tescillerine karar vermiştir. Birleşen dosya davacısı Hazine tarafından 122 ada 21 parsel yönünden temyiz edilmiştir. Kararda, davanın sınırlandırmaya itiraz niteliğine dönüştüğü vurgulanmıştır. 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesinde yer alan üç ayrılık halinden hiçbirisinin mevcut bulunmaması nedeniyle birleşen dosya davacısı Hazinenin 122 ada 21 parsel yönünden açılmış bir davası olmadığı gibi mevcut davada taraf sıfatı da bulunmamaktadır. Bu nedenle, Hazine'nin karar temyiz yetkisi ve sıfatı bulunmadığından temyiz dilekçes
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2013/6684 E. , 2013/10836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi birleşen dosya davacısı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında .... Köyü, 122 ada 21, 36 ve 46 parsel sayılı sırasıyla 1873,53 m², 2029,60 m² ve 1328,41 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla, bağ ve zeytinlik niteliği ile davalılar adlarına tesbit edilmişlerdir. Davacı, çekişmeli taşınmazların muris dedelerinden kaldığı ve kendisinin de hisse sahibi olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Birleşen dosya davacısı Hazine, dava konusu 122 ada 36 ve 46 nolu taşınmazların öncesi itibariyle zilyetliğe elverişli yerlerden olmadığı ve davalılar yönünden 20 yıllık zilyetlikle kazanma süresinin dolmadığını iddia ederek, tesbitlerinin iptaliyle Hazine adına tescilleri istemiyle dava açmıştır. Mahkemece; davacı ...’nın davasının reddine, birleşen dosya davacısı Hazinenin davasının kabulüne ve dava konusu 122 ada 36 ve 46 nolu taşınmazların tesbitlerinin iptali ile Hazine adına tapuya tescillerine, 122 ada 21 sayılı parselin tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm birleşen dosya davacısı Hazine tarafından 122 ada 21 parsel yönünden temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1996 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Temyize konu 122 ada 21 parsel yönünden dava gerçek kişiler arasında görülen kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Somut olayda 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesinde yer alan üç ayrık halden hiç birisi mevcut bulunmamaktadır. Hazine tarafından tesbite itiraz edilmediği gibi açılan davaya bu parsel yönünden yöntemine uygun katılımı ya da ayrı davası yoktur. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu bölgede orman sınırlandırılmasının davadan önce 1996 yılında kesinleştiği anlaşıldığından davanın sınırlandırmaya itiraz niteliğine dönüştüğünden de söz edilemez. Bu nedenlerle, birleşen dosya davacısı Hazinenin 122 ada 21 parsel yönünden açılmış bir davası olmadığı gibi mevcut davada taraf sıfatı da bulunmamaktadır. Bir dava da hükmü temyiz yetkisi davanın taraflarına aittir. Bu nedenle, 122 ada 21 sayılı parsele ilişkin görülen davada taraf olmayan Hazinenin karar temyiz yetkisi ve sıfatı bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, 28/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.