Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/567
Karar No: 2021/1914
Karar Tarihi: 25.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/567 Esas 2021/1914 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

...

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE :....... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/12/2018
ESAS-KARAR NO ....
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla Ankara 30. İcra Müdürlüğü'nün..... Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, fatura bedellerine istinaden 24.05.2016 tarihinde ve 12.08.2016 tarihinde 5.296,53 TL ve 2.089,15 TL bedellerin davacının hesabına havale edilmek suretiyle ödeme yapıldığını, davacı yanın icra takibi yapmakta ve dava açmakta kötü niyetli olduğunu, 13.05.2016 tarih ve 208,93 TL, 13.05.2016 tarih ve 189,22 TL ve 13.05.2016 tarih ve 378,43 TL bedelli faturaların müvekkili şirketin cari hesap kaydında görünmediğini bildirerek davanın reddi ile müvekkili lehine %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisindeki tutar farklılığının üç hususa dayandığı, birinci konunun 1.838,05 ve 30,13 tutarlı iade faturaları olup, ikinci hususun davacı tarafından tanzim edilmiş ancak davalı ticari defterlerinde yer almayan 663,16 TL, 70,29 TL, 745,76 TL, 644,90 TL, 999,44 TL, 79,47 TL, 76,41 TL 644,90 TL, 82,52 TL, 956,65 TL, 88,64 TL, 123,88 TL ve 803,52 TL tutarlı toplam bedelli 5.979,54 TL olan faturalar olduğu, diğer konunun ise davalı kayıtlarında olup, davacı kayıtlarında yer almayan 1.838,05 TL tutarlı fatura olup, davalının kesmiş olduğu iki iade faturasından 19.01.2016 tarihinden 1.838,05 TL tutarlı faturanın davacı kayıtlarında yer almayan 1.838,05 TL faturaya karşılık kesildiğinin belirtildiği, cari hesap ekstresi incelemesi sonucuna davacının 5.979,54 TL alacaklı olduğu, faturaya konu alacağa faiz işletilmesi için ayrı bir ihtarla talep edilmesi gerektiği, davalı tarafa herhangi bir ihtarname tebliğ edilmediği için işlemiş faiz talebinde haklı olmadığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı vekili tarafından;
Mahkeme kararının yerinde olmadığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunmadığı, bilirkişi raporunda tespit edilen alacağın cari hesaptan kaynaklandığının belirtildiği, bilirkişi raporuna itirazların mahkemece değerlendirilmediği, davacı yanca salt fatura düzenlenmesinin edimin yerine getirildiği anlamına gelmeyeceği, teslim olgusunun davacı yanca ispat edilmesi gerektiği, mahkemece icra inkar tazminatının kabulü kararının da yerinde olmadığı, alacağın likit olmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu emtiaların teslimi ve bedelinin ödenmesi noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 30. İcra Müdürlüğü'nün .... Sayılı dosyası ile faturalardan kaynaklı toplam 6.538,33 TL asıl alacak, 349,85 TL işlemiş faiz ile birlikte toplam 6.888,18 TL alacağın yıllık %9 yasal faiz oranına göre işleyecek faizi ile birlikte tahsili için alacaklı...... Şti. tarafından borçlu .... aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlu şirket yetkilisi tarafından borcun tamamına ve tüm ferilerine itiraz üzerine 02.11.2016 tarihinde takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde Van 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne Mahkemece talimat yazılmış, davalı ....'nin 05.02.2018 tarihinde mahkemeye sundukları ödeme dekontları incelenmiş, davalı adına düzenlenen davalı ticari defterlerinde kaydı bulunmayan 6.508,23 TL tutarlı toplam 13 adet fatura bulunduğu, 1.838,05 TL iade faturasının davalı ve davacı kayıtlarında mevcut olduğu, bu durumda davacının ticari defter kayıtlarına göre 18.10.2016 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 6.508,23 - 30,13 = 6.478,10 TL alacaklı olduğu, 2014, 2015, 2016 yılı davalı ve davacının cari hesap ekstreleri karşılaştırıldığında taraflar ödemeler konusunda mutabık kaldıkları, ancak kayıtlarda yer alan faturalar konusunda farklılık olduğu, davalının kesmiş olduğu 23.05.2016 tarihli 30,13 TL iskonto faturasının kayıtlara alındığı, davacı ticari defter kayıtlarına göre 6.478,10 TL alacaklı olduğunu belirtmiştir.
Davalı tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davalı tarafından davacı ile olan ticari ilişkisini bir cari hesap altında takip ettiği, bu cari hesaba göre taraflar arasındaki ticari ilişkinin 30.11.2013 tarihinde başladığı, 12.08.2016 tarihinde sona erdiği, davacının dava dosyasına sunmuş olduğu, 2016 yılı cari hesap ekstreleri ile davalının 2016 yılı cari hesap ekstresi karşılaştırıldığında 15 adet faturanın tamamının davalı kayıtlarında yer almakta olduğu, ödeme olarak toplam davalının 15.860,59 TL ödeme yaptığı, davacınında aynı şekilde 15.860,59 TL tahsilat yaptığının kayıt altına alındığı, ancak cari hesaplar arasında, iade faturalar toplamı 1.868,18 TL farkın göründüğü, tarafların 2016 öncesi cari hesap ekstrelerinin tek tek karşılaştırıldığı, 2014 yılı davalı ve davacı cari hesap ekstreleri karşılaştırıldığında tanzim edilen faturalar konusunda farklılıklar olduğu, 2014 yıl sonu itibariyle davalı taraf cari hesabı 785,55 TL bakiye verirken davacı taraf cari hesabı 5.241,54 TL bakiye verdiği, nihai olarak tarafların cari hesap ekstrelerindeki farklılığın büyük ölçüde davacının tanzim ettiği ancak davalının kayıtlarında bulunmayan faturalardan kaynaklandığı, davacı taraf cari hesap ekstresi incelendiğinde 5.979,54 TL davacı tarafın alacaklı olduğu sonucuna varıldığı belirtmiştir.
Davacı tarafça, davalı adına düzenlenen, ticari defterlerinde kaydı bulunan ve iki taraf arasındaki ticari ilişkiyi gösteren toplam 15 adet faturaya istinaden icra takibinin başlatıldığı, davacı tarafça bu 15 faturadan 13.05.2016 tarih ve 208,93 TL tutarlı, 13.05.2016 tarih ve 189,22 TL tutarlı ve 13.05.2016 tarih ve 378,43 TL tutarlı faturaların sehven takibe konu edildiği yargılama sırasında ifade edilmiştir. Bir başka ifade ile davacı tarafından asıl alacağa ilişkin talebi, 5.741,82 TL olarak daraltılmış olmasına karşın mahkemece talep aşımı yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
İtirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardır. Davanın temelini oluşturan icra takibinin dayanağı olarak taleple bağlı kalınarak 12 adet fatura gösterilmiştir. Bu faturaların davalı defterinde kayıtlı olduğu ve bedelinin ödendiğine yönelik dekontların sunulduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece uyuşmazlığın davanın dayanağı olan bu faturalar ile sınırlı olarak çözümlenmesi ve davalının kendi defterine kaydetmiş olduğu bu fatura bedelini ödediğine yönelik kanıtlarının değerlendirilmesi gerekirken mahkemece takip ve dava konusu edilmediği halde tüm cari hesap ilişkisi incelenmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu durumda, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, tarafların istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 8.Asliye Ticaret Mahkemesi,......Karar sayılı ve 11/12/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.'nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 25/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

...

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
"5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur."

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi