14. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15947 Karar No: 2012/893 Karar Tarihi: 26.01.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15947 Esas 2012/893 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2011/15947 E. , 2012/893 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 12.05.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın davacı yönünden reddine, müdahil davacılar yönünden kabulüne dair verilen 30.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Dava konusu 490 parsel sayılı taşınmazda hissedar ... mirasçılarından ... ve ... davacı yanında davaya müdahil olarak katılmışlar, davalının 490 sayılı parsele elatmasının kal sureti ile önlenmesini talep etmişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacı yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, müdahil davacıların davasının kabulüne, bilirkişi krokisinde (C), (D), (E) harfleri ile gösterilen toplam 531,01 m2 alana ilişkin davalının elatmasının önlenmesine, samanlığın ve ağaçların kal"ine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dosyadaki 490 sayılı parselin tapu kaydından 3/4 hissenin ölü ... adına 1/4 hissenin ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz mülkiyetinin içeriğini düzenleyen Türk Medeni Kanununun 718.maddesi gereğince mülkiyet kapsamına, ayrık durumlar hariç yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Dolayısıyla 490 sayılı parsel, paylı mülkiyet rejimine tabi olduğundan üzerindeki yapı ve ağaçlar üzerinde davada taraf durumunu almayan diğer maliklerin de mülkiyet hakkı vardır. Bu kişiler, davada taraf olmadan yokluklarında kal hükmü kurulamaz. Yapılan bu saptamaya göre, mahkemece müdahiller ... ve ... dışında dava konusu taşınmazın diğer tüm hissedarları yönünden de yöntemince taraf teşkili sağlanmalı, dava bütün malikler huzuruyla görülüp sonuçlandırılmalıdır. Eksik taraf teşkiliyle çekişmenin esasının incelenmesi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 26.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.