Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/12372
Karar No: 2021/1436
Karar Tarihi: 29.03.2021

Danıştay 10. Daire 2019/12372 Esas 2021/1436 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/12372
Karar No : 2021/1436

DAVACI : … Derneği
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …
2- … Başkanlığı
VEKİL : Av. …

DAVANIN_ÖZETİ : 03/06/2010 tarih ve 27600 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ eki (3) numaralı listede yer alan "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresinin ve "Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)" cihazı için 3.000 TL, "Özelliği Olmayan Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 300 TL, "Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 550 TL ve ''Akülü tekerlekli sandalye" için 2.200 TL ödenmesine ilişkin fiyat yönünden yapılan belirlemenin iptali istenilmektedir.

DAVACININ_İDDİALARI : Dava konusu Tebliğin eki (3) numaralı listenin 252. sırasında 220690 kodu altında düzenlenen parapodium cihazı ile Stand Up Wheelchair cihazının birbirinden tamamen farklı, iki ayrı cihaz olduğu, piyasa fiyatlarının da birbirinden farklı olduğu, tamamen farklı iki ayrı cihaz olmasına rağmen hatalı olarak “Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı/Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)) şeklinde açıklama yapılmasının hukuka uygun olmadığı, dava konusu düzenlemelerde belirlenen fiyatların, piyasa fiyatlarının çok altında olduğu, anılan düzenlemelerin benzer konularda verilen yargı kararlarına aykırı olduğu, hastaların sağlık hizmetine ulaşmasının engellenmesi veya ağır bir yük altında bırakılması sonucunu doğuracak nitelikte olan dava konusu düzenlemelerin iptaline karar verilmesi gerektiği iddia edilmektedir.

DAVALILARIN SAVUNMALARI : 5510 sayılı Kanun uyarınca sağlık hizmetlerinin türlerini, mitarlarını ve kullanım sürelerini, ödeme usul ve esaslarını belirlemeye Sosyal Güvenlik Kurumunun yetkili olduğu, Sağlık Uygulama Tebliğinin 7.3.12.G maddesinde yer alan “Ayakta Dik Pozisyonlama ve Yürüme Cihazları” konusunda 16/12/2008 tarih ve 19/12/2008 tarihlerinde oluşturulan Bilimsel Komisyon kararlarının tutanak altına alındığı, 31/12/2008 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile 20.3.12.8 maddesi olarak “Ayakta Dik Pozisyonlama ve Yürütme Cihazları”nın eklendiği, mevzuata uygun olarak düzenlenen dava konusu Tebliğ hükümlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı üzerine dava konusu düzenlemenin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 3/6/2010 tarih ve 27600 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/3/2010 tarihli ve 27532 sayılı 1. Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren "Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ" eki (3) numaralı listede yer alan "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresinin, "Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)" cihazı için 3.000 TL., "Özelliği Olmayan Motorsuz Tekerlekli Sandalye", için 300 TL., "Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 550 TL. ve ''Akülü tekerlekli sandalye" için 2.200 TL ödenmesine ilişkin fiyat yönünden yapılan belirlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
24/3/2013 tarih ve 28597 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği'nin 6.4 maddesi ile 25.3.2010 tarih ve 27532 Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği yürürlükten kaldırılmıştır.
Dava konusu edilen düzenlemenin yürürlükten kaldırılmış olması, ayrıca eski düzenlemeye dayalı olarak tesis edilmiş bir uygulama işleminin de dava konusu edilmemiş olması karşısında davanın konusu kalmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 09/06/2015 tarih ve E:2013/2678, K:2015/3853 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının onanmasına, davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasına dair Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 08/03/2018 tarih ve E:2015/4805, K:2018/812 sayılı bozma kararına uyularak, bozulan kısımla sınırlı olmak üzere gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava, 03/06/2010 tarih ve 27600 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ eki (3) numaralı listede yer alan "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresinin ve "Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)" cihazı için 3.000 TL, "Özelliği Olmayan Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 300 TL, "Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 550 TL ve ''Akülü tekerlekli sandalye" için 2.200 TL ödenmesine ilişkin fiyat yönünden yapılan belirlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 09/06/2015 tarih ve E:2013/2678, K:2015/3853 sayılı kararı ile, Kurumca finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri için ödenecek bedelin belirlenmesinde Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunun yetkili olduğu; genel sağlık sigortalısının, Kurumun sağlık hizmeti sunucularından satın aldığı ve komisyonca fiyatı belirlenen sağlık hizmetinden genel sağlık sigortası primi, katılım payı ve ilave ücret ödemek şartıyla yararlanabildiği; genel sağlık sigortası prim gelirlerinin Kurumca sunulan sağlık hizmetinin finansmanında etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla, komisyona tanınan fiyat belirleme yetkisinin, hastanın sağlık hizmetine erişim hakkını engelleyecek veya hastanın dolayısıyla genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ödeyemeyeceği ağır bir maddi yük altında bırakacak şekilde kullanılmasının, sağlıklı yaşam hakkına ve sosyal devlet ilkesine aykırı olduğu; bir başka ifade ile doktor veya sağlık kurulu raporu ile hastanın tedavisinde kullanılması zorunlu görülen ve hasta tarafından bedeli mukabilinde piyasadan temin edilen ortez, protez ve diğer iyileştirme araç ve gereç bedelinin, komisyonca belirlenen bedeli aşan kısmının Kurumca ödenmemesi suretiyle tedavi giderlerinin bir kısmının hasta ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin üzerinde bırakılmasına olanak bulunmadığı; bu durumda, uzman hekimce kullanılması zorunlu görülen "Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)", "Özelliği Olmayan Motorsuz Tekerlekli Sandalye", ''Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye'' ve ''Akülü Tekerlekli Sandalye''nin hastalığı veya sakatlığı farklı olan, dolayısıyla her bireyin farklı özelliklere sahip, kendine özgü ve gereksinimlerine uygun sandalyeyi kullanacağı gözetildiğinde, piyasadan fatura karşılığında temin edilen bu tıbbi malzeme bedelinin, genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere ödenmesi gerektiği; bu açıklamalar dikkate alındığında, düzenlemede fiyat yönünden yapılan belirlemelerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu Tebliğ eki (3) numaralı listede yer alan "Stand Up Wheelchair (manuel kalkış manuel sürüş)" cihazı için 3.000 TL. "Özelliği Olmayan Motorsuz Tekerlekli Sandalye" için 300 TL, ''Özellikli Motorsuz Tekerlekli Sandalye'' için 550 TL ve ''Akülü Tekerlekli Sandalye'' için 2.200 TL ödenmesine ilişkin ibarelerin iptaline;
Dava konusu Tebliğ eki (3) numaralı listede yer alan "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresi yönünden ise, düzenlemede kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı bir husus bulunmadığından hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Daire Kararının, davacı ile davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından temyiz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 08/03/2018 tarih ve E:2015/4805, K:2018/812 sayılı kararıyla, anılan kararın davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasına, dava konusu düzenlemelerde fiyat yönünden yapılan belirlemelerin iptaline ilişkin kısmının ise onanmasına karar verilmiştir.
Anılan kararın, bozmaya ilişkin kısmına karşı davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca yapılan karar düzeltme istemi ise, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 16/09/2019 tarih ve E:2018/4438, K:2019/3729 sayılı kararıyla reddedilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı Kanunun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava daireleri kararlarına karşı Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği; 2575 sayılı Kanun'un 38. maddesinde İdari Dava Daireleri Kurulunca idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların temyizen inceleneceği; 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin dördüncü fıkrasında da, idare mahkemelerinin bozmaya uymayarak eski kararında ısrar edebileceği öngörülürken, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu belirtilmiş, Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların temyizen bozulması halinde ise ısrar olanağı tanınmamıştır. Bu sebeple bozma gerekçeleri esas alınarak uyuşmazlığın bozulan kısmı hakkında yeniden bir karar verilmesi zorunlu bulunmaktadır.
Öte yandan Anayasanın 2. maddesinde, Devletin nitelikleri sayılmış ve sosyal bir hukuk devleti olduğu vurgulanmış; 5. maddesinde, Devletin temel amaç ve görevleri sayılarak; kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmak görevine yer verilmiş; 17. maddesinde, herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğu belirtilmiş; "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" başlıklı 56. maddesinde, Devletin, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak, insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenleyeceği ve bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlardan yararlanarak, onları denetleyerek yerine getireceği öngörülmüş; "Sosyal güvenlik hakkı" başlıklı 60. maddesinde, herkesin sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu ve Devletin, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alacağı ve teşkilatı kuracağı kuralına yer verilmiş; "Devletin iktisadi ve sosyal ödevlerinin sınırları" başlıklı 65. maddesinde de, "Devlet, sosyal ve ekonomik alanlarda Anayasa ile belirlenen görevlerini, bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek malî kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getirir." düzenlemelerine yer verilmiştir.
Anılan madde hükümlerinden, tüm yurttaşların yaşama haklarının, devlet güvencesi ve onun pozitif yükümlülüğü kapsamı içinde koruma altında olduğu anlaşılmaktadır. Anayasa'nın 17. maddesinde düzenlenen "yaşama hakkı" yalnızca yaşamını sürdürmek anlamında değil "sağlıklı yaşama hakkı"na da sahip olmak anlamındadır. Kişilerin sağlıklı olma hakkı bir kamusal korumaya tabi olduklarını ortaya koymaktadır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 1. maddesine göre bu Kanunun amacı, sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortası bakımından kişileri güvence altına almak; bu sigortalardan yararlanacak kişileri ve sağlanacak hakları, bu haklardan yararlanma şartları ile finansman ve karşılanma yöntemlerini belirlemek; sosyal sigortaların ve genel sağlık sigortasının işleyişi ile ilgili usûl ve esasları düzenlemektir.
Anılan Kanun'un 63. maddesinde, Kurum tarafından finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri ile bu hizmetlerin süresine dair usul ve esaslara yer verilmiş, son fıkrasında da, Kurumun, finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinin teşhis ve tedavi yöntemleri ile (f) bendinde belirtilen sağlık hizmetlerinin türlerini, miktarlarını ve kullanım sürelerini, ödeme usul ve esaslarını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının görüşünü alarak belirlemeye yetkili olduğu ancak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görüşünün alınması (f) bendinde belirtilen ortez, protez ve diğer iyileştirici nitelikteki araç ve gereçlerin miktarını, standartlarını, sağlanmasını, uygulanmasını, kullanma sürelerini ve garanti süresi sonrası bakım, onarım ve yenilenmesi hususlarını kapsayacağı, Kurumun, bu amaçla komisyonlar kurabileceği, ulusal ve uluslararası tüzel kişilerle işbirliği yapabileceği, Komisyonların çalışma usul ve esaslarının Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Kurumca belirleneceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un 72. maddesinde ise, 65. madde gereği ödenecek gündelik, yol, yatak ve yemek giderlerinin Kurumca ödenecek bedellerini belirlemeye Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunun yetkili olduğu, Komisyonun, tıp eğitimini, hizmet basamağını, alt yapı ve kaynak kullanımı ile maliyet unsurlarını dikkate alarak sağlık hizmeti sunucularını fiyatlandırmaya esas olmak üzere ayrı ayrı sınıflandırabileceği, 63. madde hükümlerine göre finansmanı sağlanan sağlık hizmetlerinin Kurumca ödenecek bedellerini; sağlık hizmetinin sunulduğu il ve basamak, Devletin doğrudan veya dolaylı olarak sağlamış olduğu sübvansiyonlar, sağlık hizmetinin niteliği itibarıyla hayati öneme sahip olup olmaması, kanıta dayalı tıp uygulamaları, maliyet-etkililik ölçütleri ve genel sağlık sigortası bütçesi dikkate alınmak suretiyle, her sınıf için tek tek veya gruplandırarak belirlemeye yetkili olduğu belirtilmiştir.
Bununla birlikte 5502 sayılı, dava konusu düzenlemenin tesis edildiği tarihteki adıyla, Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun, yine aynı tarihte yürürlükte olan 1. maddesinde; bu Kanun ile Kuruma görev ve yetki veren diğer kanunların hükümlerini uygulamak üzere Sosyal Güvenlik Kurumunun kurulduğu belirtilmiş, mülga 3. maddesinde; Kurumun amacı açıklanmış ve devamında görevleri sayılmış, maddenin (a) fıkrasında, ulusal kalkınma strateji ve politikaları ile yıllık uygulama programlarını dikkate alarak sosyal güvenlik politikalarını uygulamak, bu politikaların geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapmak görevleri arasında sayılmıştır.
Yine belirtilen 5502 sayılı Kanun'un mülga 41. maddesinde ise Kurumun, kanunla yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetlerin uygulanmasına ilişkin hususları duyurmak amacıyla tebliğ çıkarmaya yetkili olduğu, Kurum dışındaki gerçek ve tüzel kişileri ilgilendiren tebliğlerin Resmî Gazete'de yayımlanacağı düzenlenmiştir.
Bu düzenleme uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlık yardımları karşılanan kişilerin, sağlık kurum ve kuruluşlarında yapılan tedavilerine ait ücretler ile tedavi yardımlarının verilmesine ilişkin usul ve esasların belirtildiği sağlık uygulama tebliğleri yayımlanmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca Kurumca finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri için ödenecek bedelin belirlenmesinde Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunun yetkili olduğu, genel sağlık sigortalısının, Kurumun sağlık hizmeti sunucularından satın aldığı ve komisyonca fiyatı belirlenen sağlık hizmetinden genel sağlık sigortası primi, katılım payı ve ilave ücret ödemek şartıyla yararlanabildiği, genel sağlık sigortası prim gelirlerinin kurumca sunulan sağlık hizmetinin finansmanında etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla komisyona tanınan fiyat belirleme yetkisinin, hastanın sağlık hizmetine erişim hakkını engelleyecek veya hastanın dolayısıyla genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ödeyemeyeceği ağır bir maddi yük altında bırakacak şekilde kullanılmasının, sağlıklı yaşam hakkına ve sosyal devlet ilkesine aykırı olduğu, bir başka ifade ile doktor veya sağlık kurulu raporu ile hastanın tedavisinde kullanılması zorunlu görülen ve hasta tarafından bedeli mukabilinde piyasadan temin edilen ortez, protez ve diğer iyileştirme araç ve gereç bedelinin, komisyonca belirlenen bedeli aşan kısmının kurumca ödenmemesi suretiyle tedavi giderlerinin bir kısmının hasta ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin üzerinde bırakılmasına olanak bulunmamaktadır.
03/06/2010 tarih ve 27600 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ eki (3) numaralı listede 252. sırada "220690" kodu altında "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresi ile anılan cihaz karşılığında 3.000,00 TL fiyat bilgisine yer verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan ibarede yer alan "parapodium cihazı" ile "Stand Up Wheelchair" cihazlarının birbirinden tamamen farklı cihazlar olduğu, bu nedenle piyasa fiyatlarının da birbirinden farklı olduğu, iki farklı cihazın aynı kod altında aynı bir cihaz gibi fiyatlandırılmasının sağlığa erişim hakkına aykırı olduğu iddia edilmektedir.
Her hastanın farklı özelliklere sahip, kendine özgü ve gereksinimlerine uygun tasarlanmış cihazları kullanacağı açık olup, Kurumca ödenecek bedellerin belirlenmesinde işlevleri birbirinden tamamen farklı olan ortez, protez ve diğer iyileştirme araç ve gereçlerin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, dava konusu ibare ile, işlevleri ve özellikleri birbirinden farklı olan cihazların tek bir kod ve açıklama altında düzenlendiği, böylece iki farklı cihaz olmasına rağmen bedellerinin sabit bir fiyatla karşılandığı anlaşıldığından, anılan cihazlara ilişkin tedavi giderlerinin hastanın veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerin üzerinde bırakılmasına sebebiyet veren dava konusu düzenlemede hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 03/06/2010 tarih ve 27600 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ eki (3) numaralı listede yer alan "Ayakta dik pozisyonlama cihazı (parapodium cihazı / Stand Up Wheelchair (Manuel kalkış manuel sürüş)" ibaresinin İPTALİNE,
2.Dava sonucu itibarıyla iptal ile sonuçlandığından, ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemleri halinde taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyizen başvurulabileceğinin taraflara duyurulmasına, 29/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi