Esas No: 2020/374
Karar No: 2021/1481
Karar Tarihi: 25.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/374 Esas 2021/1481 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
...
T Ü R K M İ L L E T İ ... D I N ...
K ... R ... R
BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/09/2019
NUMARASI :...
DAVANIN KONUSU : ... Kararı İptali ve Marka Hükümsüzlüğü
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/09/2019 tarih ve .... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ile davalı ... tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı firmanın... sayılı "..." ibareli marka tescil başvurusunun, müvekkilinin.... markası ile iltibas riskinin bulunduğunu, buna rağmen müvekkilinin başvuruya itirazlarının, .... sayılı ... kararı ile kısmen kabul edilerek, bazı malların başvurudan çıkarıldığını, geri kalan mallar için tescile devam edildiğini, oysa müvekkili firmanın 1992 yılından beri aroma, renk verici ve bitki özleri alanında faaliyette bulunduğunu, .... fabrikalarının olduğunu, yıllar içinde.... kökenli başka şirketleri bünyesine kattığını, markasının tanınmış olduğunu, iki marka arasında benzer/ilintili ürünlerin bulunduğunu, markaların telaffuz, anlam ve biçim olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların seri marka olarak düşünülebileceğini, ... ibaresinin İngilizce “-....anlamına geldiğini, dava konusu ürünlerin her kesimden alıcısının bulunduğunu, fiyatı uygun ürünler olduğunu bu durumun da iltibası artırdığını, davalı markasında halen benzer/aynı tür malların kaldığını, başvurunun tescili halinde davalı firmanın haksız yarar elde edeceğini, müvekkilinin markasının sulandırılmasına neden olacağını, ayırt edici karakterinin bozulacağını, markayı sıradanlaştırıp reklam gücünü azaltacağını, “...” ibaresinin tesadüfen seçilmemiş olduğunu, bu sebeple kötü niyetli olabileceğini ileri sürerek, davalı ... ... kararının iptalini ve diğer davalı markasının tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, tarafların mal ve hizmetlerinin farklı olduğunu, malların benzer olmadıkları için markaların halk tarafından karıştırılmayacağını, davacının bu davayı açarak kötü niyetli davrandığını, davacının markasının tanınmış olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalının "..." ibareli marka tescil başvurusuyla davacının "..." ibareli markası arasında, dava konusu markanın kapsamında yer alan “...”, “Pastacılık ve fırıncılık mamullerinden ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek” ve “Şekerlemeler” emtiaları yönünden, görsel ve sesçil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, her iki markanın işletmesel kökenlerinin aynı olduğu, idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletmeye ait markalar algısının oluşabileceği, bu mallar açısından 556 sayılı KHK 8/1 maddesi anlamında iltibas-benzerlik oluştuğu, iltibas oluşturmayan kısımlar yönünden ise başvuru ibaresi üzerinde davacının önceye dayalı kullanım hakkı iddiası ile davalının marka başvurusunda davacı tarafın tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği iddialarının ve yine bu mal/hizmetler yönünden davacının ticaret unvanına bağlı hak iddiası ile dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli yapıldığı iddiasının kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, ,,,, sayılı ... kararının, dava konusu edilen ,,,,2 sayılı markanın kapsamında bulunan 29. sınıftaki "...", 30. sınıftaki "pastacılık ve fırıncılık mamullerinden ekmek, simit, poğaça, pide, sandvich, katmer, börek..., şekerlemeler" emtiaları yönünden iptaline, bu emtialar yönünden markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markalarının ibareler yönünden ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların aynı sınıfta yer alan emtiaları kapsadığını, dolayısıyla 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi koşullarının tüm emtialar yönünden gerçekleştiğini, ayrıca müvekkilinin markasının tanınmış olduğunu, aynı KHK'nın 8/4. maddesi koşullarının da müvekkili yararına gerçekleştiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ibareler yönünden tarafların markalarının birbirine benzer olduğunu, ancak başvuru kapsamında kalan emtia yönünden markalar arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, ... kararı iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalının "..." ibareli marka tescil başvurusunun, davacının "..." ibareli markası ile ibareler yönünden, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca benzer bulunduğunun açık olduğu gibi, mahkemece görüşüne başvurulan ve aralarında gıda mühendisinin de bulunduğu bilirkişi heyetince hazırlanan raporda, taraf markaları arasında hangi mallar yönünden benzerlik ve iltibas koşullarının oluştuğunun, hangi mallar yönünden ise oluşmadığının, ayrıntılı ve gerekçeli olarak açıklanmış bulunduğu, mahkemece de bu rapora itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı ....... vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı ....... ile davalı ...'ndan ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, taraflarca istinaf başvurusunda ayrı ayrı yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL'nin davacı ... anılan davalıdan ayrı ayrı tahsili ile Hazine'ye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı ile davalı ... tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 25/11/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021
...
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.