Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/2757 Esas 2018/20293 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2757
Karar No: 2018/20293
Karar Tarihi: 17.12.2018

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/2757 Esas 2018/20293 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme; davacının, dava konusu taşınmazı 2010 yılında satın aldığını ve davalının daha önce taşınmazı oğluna devrettiğini ve satımdan haberdar olduğunu belirterek elatmanın önlenmesi ve maddi tazminat talebinde bulunduğunu, davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığını ve yapılan yargılama sonucunda davacı lehine kısmen kabul edilen kararın davacı ve davalı vekillerince temyiz edildiğini belirtmiştir. Mahkeme, davanın elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne, maddi tazminat talebine ilişkin olarak ise davacı vekilinin temyiz itirazını kabul ederek hükmün BOZULMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine hükmetmiş ve taraflara kanun yolları hakkında bilgi vermiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi, HUMK’un 428. maddesi ve HUMK'un 440/I maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2018/2757 E.  ,  2018/20293 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve ........

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili ve davacı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı vekili, 13/01/2010 tarihinde müvekkilinin satın aldığı dava konusu taşınmazın davalı tarafından kullanıldığını belirterek, elatmanın önlenmesi ve 31/01/2018 tarihinden dava tarihine kadar ........e hükmedilmesi talebinde bulunmuştur.
    Davalıya dava dilekçesi tebliğ olunmuş süresi içinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne, ........ yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, elatmanın önlenmesi ve ........ talebine ilişkindir.
    1. Davacı vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde;
    Somut olayda; davacının, dava konusu taşınmazı 13/01/2010 tarihinde satın aldığı, davalının ise daha önce taşınmazı oğluna devrettiği ve satımdan haberdar olduğundan iyi niyetli olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda intifadan men şartı gerekmediğinden, davacı lehine 13/01/2010 tarihinden itibaren ........e hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2. a) Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    b) Hükümle birlikte her ne kadar bilirkişi raporunda belirlenen dava konusu taşınmaz değeri üzerinden harç tamamlatılmış ise de; davacı tarafından, dava değeri 1.000 TL elatmanın önlenmesi, 9.000 TL ........ bedeli olarak belirlenerek harç yatırıldığından ve hükümden önce yalnız ........ bedeli yönünden ıslah dilekçesi verildiğinden elatmanın önlenmesi yönünden davacı vekili lehine 1.000 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 17.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.