Esas No: 2016/18837
Karar No: 2021/804
Karar Tarihi: 29.03.2021
Danıştay 5. Daire 2016/18837 Esas 2021/804 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/18837
Karar No : 2021/804
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, Aydın İli, ... İlçe Adliyesinde Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığı döneme ilişkin olarak, Aydın Cumhuriyet Başsavcısı tarafından hakkında 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 23. maddesi gereğince düzenlenen 2013 yılına ilişkin 6 numaralı Derece Terfi Sicil Fişi'nin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; uyuşmazlığın çözümünde, dava konusu edilen sicil fişi ile birlikte davacı hakkında aynı terfi dönemine ilişkin olarak düzenlenen diğer sicil fişleri, müfettiş hal kâğıtları ve Performans Değerlendirme ve Geliştirme Formlarının birlikte incelenmesi gerektiği, aynı terfi dönemiyle ilgili olarak Çine Adliyesindeki teftiş dönemi sonrası davacı hakkında düzenlenen 14.11.2012 tarihli Performans Değerlendirme ve Geliştirme Formu Sonuç Raporunun 78 puan verilmek suretiyle "Beklendiği kadar" olarak değerlendirildiği, yine Çine Adliyesinde çalıştığı döneme ilişkin olarak Adalet Başmüfettişince düzenlenen 21.06.2013 tarihli hal kağıdında (Ek-5 kapsamı dışında kalan Cumhuriyet Savcıları için düzenlenen) kişisel ve sosyal özellikleri kısmı için 90, mesleki bilgi ve çalışması kısmı için 77 puan takdir edildiği, daha önce yine dönemin Aydın Cumhuriyet Başsavcısı E.Y. tarafından doldurulan 03.01.2012 tarihli sicil fişinde ise; "mesleki bilgisinin iyi ve yetenekli olduğu, görevine bağlı ve çalışkan olduğu, halk arasında iyi bilindiği, kötü alışkanlığı olmadığı, maiyetine söz geçirdiği, meslektaşları ile geçiminin iyi olduğu" belirtilerek "mümtazen yükselebilir" kanaatine yer verildiği, davalı idare tarafından, davacının Çine Adliyesinde görev yaptığı dönemde meslektaşları ve maiyeti ile sorunlar yaşadığı, Çine Ceza ve İnfaz Kurumunda tutuklu ve hükümlülerden özellikle sorunlu olanlarla ilgilenmediği ve sorunları çözme noktasında yetersiz kaldığı ileri sürüldüğü, ancak bu hususları kanıtlayacak somut nitelikli herhangi bir belgeye yer verilmediği, dava konusu edilen sicil fişinde belirtilen hususlara dayanak teşkil edecek nitelikte herhangi bir somut bilgi ve belgenin de sunulamadığı, davacı hakkında aynı terfi dönemine ilişkin olarak düzenlenen 14.11.2012 tarihli Performans Değerlendirme ve Geliştirme Formu Sonuç Raporunun, Adalet Başmüfettişince düzenlenen 21.06.2013 tarihli hal kağıdının ve dava konusu sicil fişini dolduran dönemin Aydın Cumhuriyet Başsavcısı E.Y. tarafından doldurulan 03.01.2012 tarihli sicil fişinin olumlu olduğu hususları birlikte dikkate alındığında, dava konusu 27.12.2013 günlü 6 numaralı Derece Terfi Sicil Fişinin "Sicillerin Objektifliği" ilkesine aykırılık teşkil ettiği ve hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının meslektaşları ve maiyeti ile zaman zaman sıkıntılarının olduğunun diğer meslektaşları tarafından Başsavcıya sözlü olarak iletildiği, dönemin Aydın Adalet Komisyonu Başkanının davacının kendi adliyesinde sebebiyet verdiği sorunları çözmek için birden fazla kez Çine Adliyesine gitmek durumunda kaldığı, davacının görev yaptığı süre içerisinde Çine Ceza ve İnfaz Kurumunda yatmakta olan tutuklu ve hükümlülerden özellikle sorunlu olanlarıyla ilgilenmediği ve sorunları çözme ve düzeltmede yetersiz kaldığı, terfi sicil fişini dolduran Cumhuriyet Başsavcısının davacı hakkındaki ilk sicil fişini Aydın Cumhuriyet Başsavcılığına atanmasından kısa bir süre sonra doldurmak durumunda kaldığı, bu nedenle davacıyı yeteri kadar tanıma imkanı olmadığı, ancak davacıyı daha iyi tanıdıktan ve olaylara vakıf olduktan sonra doldurduğu 27/12/2013 tarihli sicil fişinin tamamen tarafsız, ön yargısız ve objektif olarak doldurulmuş olduğu, hal kağıdı ve performans değerlendirme geliştirme sonuç formuna esas alınan unsurlarla ile sicil fişi ve sicil fişine esas alınan unsurlar birbirinden farklı mahiyette olduğu, davacı hakkında ayrıntılı bilgiye, Kurul Müfettişleri ve Adalet Müfettişlerinden çok, aynı yerde birlikte çalıştığı Cumhuriyet Başsavcısının sahip olduğu, daha önceki derece terfi sicil fişleri olumlu olan bir kimsenin her zaman bu performansı ve başarıyı sürdüreceğinin baştan kabulünün mümkün olmayacağı, bir kimsenin başarı grafiğinin inişler ve çıkışlar kaydedebileceği, bu durumda Cumhuriyet Başsavcısının davacı hakkında doldurduğu sicil fişleri ilgilinin görev sırasındaki hal ve davranışlarına göre zamanla değişebileceği, her yıl farklı bir şekilde düzenlenebileceği, 03/01/2012 tarihli terfi sicil fişinin dava konusu sicil fişini düzenleyen Cumhuriyet Başsavcısı ile aynı kişi olması bu durumun bir örneği olup, aynı zamanda sicil fişinin önyargısız düzenlendiğinin göstergesi olduğu, ilgili Yönetmelikte sicil fişlerinin unsurları tek tek ele alındığında, bu unsurların bir kısmının (örneğin kendisine verilen iş ile çıkardığı iş unsuru gibi) somut verilere dayanan unsurlar iken, bir takım unsurların sicili düzenleyecek merciin gözlemleri ile elde edeceği verilere dayandığı, mevzuatta somut verilerin yanında gözlemlerin de sicil fişi düzenlemede esas alınmasının öngörüldüğü ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Çine Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığı dönemde 2802 sayılı Kanun'un 23. maddesi uyarınca hakkında düzenlenen 2013 yılına ilişkin 6 numaralı derece terfi sicil fişinin hukuka aykırı düzenlediği, sicil fişinin olumsuz şekilde düzenlenmesine dayanak teşkil edebilecek nedenlerin somut olarak ortaya konulması gerektiği, dava konusu sicil fişindeki olumsuz kanaatlerin gerçeği yansıtmadığı, Davaya konu 6 nolu derece terfi sicil fişini dolduran dönemin Aydın Cumhuriyet Başsavcısı halen Cumhuriyet Savcısı olan E.Y.in söz konusu sicil fişinin doldurulmasında objektiflikten uzak, kişisel önyargılarıyla hareket ettiği, 2802 Sayılı Yasanın 21/c bendine aykırı olarak yasada belirtilmesine rağmen takipsizlik, yetkisizlik, fezleke ve iddianame kararlarından örnek alınmadığı gibi terfi sicil fişinin iş durumu çıkardığı iş kısmı da bilinçli olarak doldurulmadığı, çünkü davacının % 94 iş yüzdesine sahip olduğu, bu durumun sicil fişine yazılmış olması halinde çalışkan olmadığı ve üst görev yapamayacağı hususundaki subjektif iddiasının daha baştan çökeceği, Başsavcı E.Y. İle davacının aynı adliyede hiç çalışmadığı, davacının çalıştığı adliyeye 2 yılda sadece 2 kere geldiği, Adalet Başmüfettişi ve HSYK müfettişinin davacının terfi döneminde ayrı ayrı rutin olarak Çine adliyesinde bir aya yakın teftişte bulunduğu ve davacı hakkında ayrı ayrı 90, 78 olmak üzere olumlu notlar verildiği belirtilerek usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.