
Esas No: 2017/1786
Karar No: 2020/1281
Karar Tarihi: 25.02.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1786 Esas 2020/1281 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin bir adet bağımsız bölüm sahibi olduğu sitenin davalı kooperatif tarafından işletildiğini, kooperatifin 24.02.2013 tarihli genel kurul kararının yönetim planına ve Kat Mülkiyeti Kanunu"na aykırı olduğunu, genel kurulda yapılan görüşme sonucu arsa payına göre hesap yapılmasının kabul edildiğini, müvekkiline düşen aylık aidat tutarının 100,52 TL olmasına rağmen kooperatif genel kurulu tarafından aylık 135,00 TL olarak kararlaştırıldığını ileri sürerek, genel kurulda alınan 6 no"lu kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatifin amacına ulaşarak kat mülkiyetine geçtiğini, ancak kafeterya, havuz gibi ortak kullanım yerlerinin işletilmesi için feshedilmediğini, işletme kooperatifine dönüştürüldüğünü, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunu"ndan kaynaklanması nedeniyle davanın sulh mahkemesinde görülmesi gerektiğini esasa ilişkin olarak da, davacının iddiasının hak ve nesafet kurallarına aykırı olduğunu, 20 yıldır kooperatifte aynı kuralın uygulandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; dava konusu edilen site yönetim giderleri kapsamında yapılan harcamaların tamamının arsa payına bağlı olmaksızın ortak gider niteliğinde olduğu ve tüm ortakların eşit şekilde istifade ettikleri, bu giderlerin ortaklar arasında eşit olarak paylaştırılmasının Kooperatifler Kanunu ve hakkaniyet ilkesine daha uygun olduğu, Kooperatifin buna aykırı olan daha önceki uygulamalarının emsal veya yerleşik uygulama olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, iptali istenen kararın eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.