Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/9258 Esas 2010/247 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/9258
Karar No: 2010/247
Karar Tarihi: 19.1.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/9258 Esas 2010/247 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/9258 E.  ,  2010/247 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık bir adet taşınmazda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece taşınmazın taraflar arasında aynen taksimi suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında mahkemece aynen taksim edilerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen taksime karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz.
    Aynen taksimin mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen taksime karar veremez.
    Aynen taksimin mümkün olması halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye hudutları dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre taksimin mümkün olup olmadığı sorulur. İfraz projesinde kimlere nerelerin verileceği konusunda paydaşlar anlaşamazlar ise hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir.
    Onay makamından olumsuz cevap gelmesi halinde paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekir.
    Olayımıza gelince;Davacı vekili dilekçesinde dava konusu ... parsel nolu taşınmazın mümkün olduğu takdirde aynen taksimi olmaması halinde ise satılarak ortaklığının giderilmesini istemiştir.Mahkemece mahallinde yapılan keşif neticesi düzenlenen bilirkişi raporunda taşınmazın aynen taksiminin mümkün olduğu belirtilmiş ve bilirkişiye ifraz projesi düzenlettirilmiştir.Taşınmazın belediye sınırları içinde olduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda yukarıda belirtildiği gibi belediye sınırları içerisinde olan taşınmazın taksimine yönelik ifraz projesinin belediye encümeninin onayına sunulması ve uygun bulunması halinde taşınmazın aynen taksimine karar verilmesi gerekirken ifraz projesinin belediye encümeni yerine belediye başkanının onayına sunularak bu onay neticesi taşınmazın aynen taksimine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 19.1.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.