14. Hukuk Dairesi 2011/12410 E. , 2012/825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 19.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 24.01.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, öncesi 2135 ada 1 sayılı parsel olan taşınmaz üzerinde 1979 yılında yapılan evinin bulunduğunu, bu yerde oğlu olan davalı ...’in oturduğunu, taşınmazın beyanlar hanesinde de şagiller arasında isminin yazılı olduğunu, ancak davalının dava dışı belediyeye başvurarak encümen kararıyla şagiller arasındaki isminin terkinini sağladığını ve şagilini ... olarak yazdırdığını, kayıt maliki olan...A.Ş.’den bu suretle taşınmazı satın aldığını, gerçek hak sahibi kendisi olduğundan davalı oğlu adına oluşan kaydın yolsuz bir kayıt niteliği taşıdığını, kaydın iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, taşınmazın beyanlar hanesindeki belirtmenin belediye encümen kararıyla değiştirildiğini, tapu kaydına bedelini ödeyerek kendisinin satın aldığını, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı ... A.Ş., kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini bildirmiştir.
Mahkemece, tapu iptal tescil isteminin reddine, tescile dayanak belediye encümen kararın iptali için idari yargı yerinde dava açmakta davacının muhtariyetine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
Dosya arasında yer alan bilgi ve belgelerden, öncesi 2135 ada 1 sayılı parsel olarak tapuda davalı ... A.Ş. adına kayıtlı olan taşınmazın beyanlar hanesinde davacı ...’in şagil olarak isminin işlendiği, davalının dava dışı belediyeye başvurması üzerine belediye encümenin 01.05.2000 tarih ve 861 sayılı Kararıyla taşınmazdaki şagil isminin “... ... ...” olarak değiştirdiği, ilgili tapu sicil müdürlüğüne bildirilmesi üzerine 21.11.2001 tarihinde şagil olarak tapuya davalının isminin yazıldığı, aynı tarihte de bedelin ödenmesi suretiyle davalının 2135 ada 8 sayılı parseli tapuda satın aldığı görülmektedir.
Taşınmazın davalıya satışına esas olan işlem, belediye encümenin 01.05.2000 tarihli ve 861 sayılı kararıdır. Bu kararda gerekçe olarak “… bahsi geçen binanın sahibinin ... ... olduğu, şagil gösterilen ...’in ise babası olduğu, parsel etrafındaki komşuların beyanından anlaşılmış olup düzeltilmesi gereği doğmuştur” yazılıdır. Görülüyor ki, dava dışı belediye Türk Medeni Kanununun 1027.maddesi uyarınca ancak mahkeme hükmüyle yapılması gereken bir düzeltmeyi encümen kararıyla gerçekleştirmiştir. Encümenin böyle bir karar almaya yetkisi bulunmadığından, tapuda düzeltmeye esas encümen kararı yok hükmündedir. Yok hükmünde olan bir karar sebebiyle idari yargı yerine iptali için gidilmesi gerekmediği gibi, davalı adına bu kararla yapılan tescil de yolsuz bir tescildir.
Mahkemece yapılması gereken iş, davalıdan taşınmazın satın alınması için kayıt maliki ... A.Ş.’ye yaptığı ödemelerin miktarını sorup saptamak ve belgelendirmek, bu ödemeleri davalı kayıt malikine ödenmek üzere depo ettirmek, depo edildiği takdirde birlikte ifa kuralları gereği mülkiyet aktarımı istemini kabul etmek, aksi takdirde şimdiki gibi davayı reddetmek olmalıdır.
Değinilen bütün bu yönler bir yana bırakılarak istemin yazılı olduğu şekilde hükme bağlanması doğru olmadığından, karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 900,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalı ... ...’den alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 25.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.