Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/10727 Esas 2015/10191 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2012/412-2013/235

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı V.. L.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını, borçlunun dava konusu taşınmazlarını diğer davalı eşi Vahede"ye devrettiğini bu tasarufun mal kaçırma amacı ile yapıldığından iptalini talep etmiştir.
Davalı Vahide vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, taşınmazların satış bedelleri ile gerçek bedelleri arasında fahiş fark olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Vahide vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında diğer dava koşullarının yanında gerçek bir alacağın ve kesinleşmiş bir takibin varlığı gereklidir.Bu dava koşulları davanın sonuna kadar devam etmelidir.
Dosya içeriğinden takip konusu borcun, karardan sonra 19.11.2013 tarihinde ödendiği ve takipten feragat edildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davanın konusu kalmadığından mahkemece, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Vahide vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı V.. L.."a geri verilmesine 06.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.