12. Ceza Dairesi 2014/4086 E. , 2014/26663 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesine göre açıklanan; TCK"nın 89/4, 22/3, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddelerine göre mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda TCK"nın 89/4, 22/3, 62/1 maddeleri gereğince 6 ay 20 gün süre ile hapis cezası ile mahkumiyetine ve 5271 sayılı Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Çay Asliye Ceza Mahkemesi"nin 01/04/2010 tarih, 2009/72 Esas, 2010/78 Karar sayılı itiraz edilmeksizin 11.05.2010 tarihinde kesinleşen kararını müteakip sanığın, deneme süresi içerisinde 28.11.2011 tarihinde işlediği suç üstlenme suçu nedeniyle Bolvadin Asliye Ceza Mahkemesinin 13.03.2012 tarih,2012/56 Esas, 2012/108 Karar sayılı temyiz edilmeksizin 13.04.2012 tarihinde kesinleşen 500 TL adli para cezasına hükmedilip durumun mahkemeye ihbarı üzerine, hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Çay Ceza Mahkemesinin 11/07/2013 tarihli 2012/305 Esas 2013/353 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi;
Olay tarihinde gece 00.05 sıralarında sanık 149 promil alkollü olarak idaresindeki otomobille seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek sağ tarafa şarampole yuvarlanıp takla atması sonucunda dosyada mevcut geçici raporlara göre sanığın aracındaki yolculardan mağdur ..."in vücutta kırık olacak şekilde, mağdur..."nun hayati tehlike olmaksızın kafatasına kadar inen derin kesi ve ağır kafa travması geçirecek şekilde yaralandıkları olayda; tam kusurlu olduğu tespit ve kabul edilen sanık hakkında, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken, suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı ve mağdur sayısı, failin 149 promil alkollü araç kullanmasından kaynaklanan bilinçli taksire dayalı kusurunun yoğunluğu gözetilerek, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, TCK"nın 22/4 ve 61. maddesine aykırı olarak asgari hadden temel ceza tayini ve denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında önceki hükmün ayen açıklanması yerine, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1.paragrafındaki “sanığın amaç ve saik” ibaresinin çıkarılması, suretiyle eleştiri dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.