Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17248
Karar No: 2019/9117
Karar Tarihi: 30.09.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/17248 Esas 2019/9117 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/17248 E.  ,  2019/9117 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, taraflar arasında 25.04.2004 tarihinde yapılmış bulunan “İnşaat Sözleşmesi ve Arsa Payı Satış Vaadi" uyarınca davalıların; ... Mevkii, 13/14-1 pafta 2454 parsel nolu taşınmazda yapmakta oldukları sitede (ana taşınmazda) kurulacak kat irtifakına göre 1 B blok I. Kat 29 nolu pansiyon niteliğindeki bağımsız bölüme bağlı 110/9460 arsa payının satışını taahhüt ettiklerini ve bu yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, bu konuda taraflar arasında bir çekişme olmadığını, sözleşmenin madde 3/A, B, C, D, E, F, G bentlerinde; davalıların lüks sınıf bir sitenin ve genelde taşıması gereken özelliklerinin sayılarak belirtildiği şekilde inşaatı yapımını taahhüt ettiklerini, yapımı taahhüt edilen bağımsız bölümün (dubleks mesken) nitelikleri, imalatın cinsi, mütemmim cüz ve teferruatın kalifesi ve markasının sözleşme eki teknik şartnamede ayrıntılı olarak belirtilmiş olduğunu, site ve bağımsız bölüm inşaatının en geç 30.06.2005 tarihinde tamamlanarak iskanı alınmış ve tapuda cins tashihi yapılmış olarak teslim edileceğinin kararlaştırıldığını ve 90.000,00 Euro sözleşme bedelini davalılara nakden ve peşinen ödediğini, davalıların yapımını taahhüt ettikleri dubleks meskeni kaba bir durumda ve tek kat halinde bırakarak inşaatı terk ettiklerini, bağımsız bölümünü 17.04.2013 tarihinde ihtirazi kayıtla teslim aldığını, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun; davalıların sözleşmeye aykırı olarak I.sınıf bir yapı yerine III.sınıf bir yapı yapması, dubleks yerine, tek kat bir daireden ibaret bir yapının yapılması ve bunun da eksik ve ayıplı imalat niteliğinde olması, en geç 30.06.2005 tarihinde iskanı alınmış ve cins tashihi yapılmış kat mülkiyetine geçilmiş, anahtar teslimi olarak teslimi gereken binanın kararlaştırıldığı şekilde teslim edilmemesi noktasında toplandığını, bu durumdan davalıların müşterek ve müteselsilen sorumlu olduklarını, bu nedenlerle eksik ve ayıplı imalatlar ile saptanacak bu imalatların giderilmesi için yapılması gerekli masrafların tespit edilmesine, eksik ve ayıplı imalatlar ile sözleşme ile yükümlenilen ancak hiç yapılmayan imalatlar nedeniyle yapıda oluşan değer kaybının tespit edilmesine, tespit edilen meblağın, davalılara ödenen sözleşme bedelinden düşülmesi ile bulunacak rakamın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 06.09.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 100.000,00 TL"ye yükselttiğini beyan etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, açılan davanın kabulü ile; toplam 100.000,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı taşınmazda oluşan değer kaybının ve eksik ve ayıplı imatların giderilmesi için yapılması gereken masrafların belirlenmesi ve tahsili istemine ilişkindir.
    Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, taşınmazın 2005 yılı Haziran ayında tamamlandığını ve tapusunun devredildiğini, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişler ancak teslime ilişkin dosyaya belge sunamamışlardır.
    HMK"nın, ""Hâkimin Davayı Aydınlatma Ödevi""başlıklı 31/1. maddesinde: “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
    Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 227.maddesinde ise; satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcının, seçimlik haklardan ancak birini kullanabileceği belirtildikten sonra satılanın ayıplı olması durumunda alıcının sahip olduğu seçimlik haklar; satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme ve imkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme olarak belirlenmiştir. Bu seçimlik haklar dışında alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı ise saklıdır.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazda eksik imalat bedelinin 60.000,00 TL, sözleşme ile yüklenilen ancak hiç yapılmayan imalatlar nedeniyle yapıda oluşan değer kaybının ise 40.000,00 TL olduğu bildirilmiş, mahkemece de bu rapor hükme esas alınarak hem eksik imalatların onarım bedeline hem de bu eksiklikler nedeniyle oluşan değer kaybına hükmedilmişse de, bu şekilde hüküm kurulmuş olması TBK"nın 227. maddesindeki alıcının seçimlik haklarında ancak birini kullanabileceği düzenlemesine aykırı olup; bu durumda mahkemece HMK"nın 31. maddesi gereği davacının hangi seçimlik hakkını kullanmak istediğinin belirlenmesi ve bu belirleme yapıldıktan sonra ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeyle ve yanılgılı gerekçeyle hem imalat bedellerine hem de değer azalmasına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi