Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8431
Karar No: 2020/4552
Karar Tarihi: 28.10.2020

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/8431 Esas 2020/4552 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2016/8431 E. ve 2020/4552 K. sayılı hükümde, suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu alınmadığı ancak çocuk inceleme tarihi itibariyle 18 yaşını geçtiği için bozma nedeni yapılmadığı belirtilmiştir. Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu nedeniyle hüküm verildiği ve bu hükmün temyiz talepleri reddedilerek onandığı belirtilmiştir. Ancak, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçu nedeniyle verilen mahkumiyet hükmüne itiraz edilmiştir. Mağdurun beyanları, savunma, tanık ifadeleri ve dosya içeriği dikkate alındığında, eylemin çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu ancak suçu tamamlamadığı ve gönüllü vazgeçme durumunun da göz önüne alınarak, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten mahkumiyet hükmü verildiği belirtilmiştir. Kararda, TCK 103/1. maddesi gereğince suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek kanuna aykırı bir hüküm verildiği ve bu nedenle hüküm, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince bozulduğu ifade edilmiştir. İ
14. Ceza Dairesi         2016/8431 E.  ,  2020/4552 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu alınması gerektiği gözetilmeden karar verilmiş ise de, suça sürüklenen çocuğun inceleme tarihi itibariyle onsekiz yaşını tamamlaması nedeniyle bu hususun telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelemesinde;
    Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile suça sürüklenen çocuk müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
    Suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Mağdurun aşamalardaki beyanları, savunma, tanık beyanı ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında suça sürüklenen çocuğun, olay tarihinde organ sokmak suretiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemine yönelik başladığı icrai hareketlerini sonuna kadar götürebilme imkanı bulunduğu halde mağdurun aşılabilir mukavemeti dışında ciddi bir engel neden olmaksızın kendiliğinden eylemine son verdiği, 5237 sayılı TCK"nın 36. maddesinde yer alan gönüllü vazgeçme düzenlemesi de gözetildiğinde mevcut haliyle o ana kadar gerçekleştirdiği eylemin çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu, ayrıca suça sürüklenen çocuğun eylemini zor kullanarak gerçekleştirdiğine dair mağdur iddiası olmadığı gibi bu hususta başkaca herhangi bir delil de bulunmadığı gözetilerek, TCK 103/1. maddesi gereğince hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile suça sürüklenen çocuk müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi