22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/19881 Karar No: 2019/2580 Karar Tarihi: 07.02.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/19881 Esas 2019/2580 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2017/19881 E. , 2019/2580 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 07/02/2005 - 11/09/2014 tarihleri arası çalıştığını iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, hafta tatili ve fazla çalışma alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının işyerinde iddia edilen gibi 2005 yılında değil 2009 yılında çalışmaya başladığını, davacının iş sözleşmesinin mazeretsiz devamsızlığı üzerine haklı nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez. Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, hafta tatili günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir. Somut olayda, karara esas alınan hesap raporuna göre davacının hafta tatili ücreti alacağı dosyaya ibraz edilen 2013(Ocak-Ağustos ayları arası dönem) ve 2014 yıllarına ilişkin puantajlar ile tanık beyanlarına itibarla, davacının ayda 2 gün hafta tatili çalışması yaptığı kabul edilerek 10/10/2009 - 11/09/2014 tarihleri arası dönem yönünden hesaplanmış ise de söz konusu işyeri kayıtlarının kabul edilen tüm dönemi ispat eder nitelikte olmadığı, davalı tanıklarının işyerinde hafta sonu çalışma olmadığını beyan ettikleri, davacı tanığı ...’in işyerinde çalıştığı dönem itibari ile işyerindeki çalışma düzenini bilemeyeceği, davacı tanıkları ... ve ...’in ise davacının çalışma düzenini bilmediklerini ifade ettikleri anlaşılmış olup dava konusu alacağın işyeri kayıtları ile sınırlı olarak ispatlandığı gözetilmeksizin eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07/02/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.