15. Hukuk Dairesi 2016/6321 E. , 2018/1132 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan geç ve ayıplı imalât nedeni ile uğranılan zararların tazmini, gecikme cezası alacağının tahsili ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, gecikme cezası ve manevi tazminat istemlerinin ise reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-İş sahibi davacı davada, mutfak mobilyalarının yanlış ölçülerde imal edilmesi nedeniyle 3.250,00 TL, banyodaki lavabo ve ayna dolabının başka ustaya yeniden yaptırılması nedeniyle 2.800,00 TL, hatalı takıldığından yeniden yaptırılması gereken banyo tuvalindeki gömme rezervuarın için 1.440,00 TL, banyo seramiklerinin derz aralıkları orantısız şekilde döşenmesi nedeniyle 3.565,48 TL, banyo seramiklerinin başka bir ustaya yaptırılması nedeniyle 350,00 TL, tezgah üstü seramik ölçülerinin fazla alınması ve gereksiz yere malzeme alınması nedeniyle 217,17 TL, bulaşık makinesi musluğunun ters bağlanması nedeniyle 150,00 TL, tadilat sonucu portmanto kapağındaki renk farklılığı nedeniyle 500,00 TL, tadilatın uzaması sebebiyle önceki evini zamanında kiraya verememesi nedeniyle 3.100,00 TL olmak üzere toplam 15.372,65 TL maddi zarara uğradığını ileri sürmüştür. 05.01.2016 tarihli ilk bilirkişi raporunda davacının maddi zarar talebine ilişkin olarak, mutfak tezgahının yüksek yapılması nedeniyle 400,00 TL, banyo tuvaletinin gömme rezervuarının tamiri için 800,00 TL, banyo seramiklerinin derz aralıkları ve yüksekliklerinin uygun olmaması nedeniyle seramiklerin maliyeti olan 3.565,48 TL, tadilat sonucu daire girişindeki portmantoda oluşan renk farklılığı nedeniyle 500,00 TL olmak üzere toplamda 5.265,48 TL’nin (raporda sehven 5.268,48 TL yazılmış) talep edilebileceği yönünde görüş
bildirilmiştir. Tarafların itirazları üzerine alınan 18.03.2016 tarihli ek bilirkişi raporunda ise ilk rapordan ayrılarak 8.665,48 TL maddi tazminat istenebileceği belirtilmiştir. Bilirkişi hazırlamış olduğu iki raporda kendi içinde çelişkiye düştüğü gibi hükme esas alınan ikinci bilirkişi raporundan hangi iş kalemlerindeki hangi ayıpların hesaplamaya dahil edildiği anlaşılamamaktadır. Ayrıca raporda, ayıpların niteliği ve davacı iş sahibinin kabule icbar edilemeyeceği derecede ağır kusurlu olup olmadığı da tartışılarak ortaya konulmamıştır. Bu haliyle raporların mahkeme ve Yargıtay denetimine uygun olduğu, hüküm kurmaya elverişli bulunduğu söylenemez. Bunun yanında reddedilen maddi tazminat istemi, cezai şart alacağı ve manevi tazminat istemi için davalı lehine hükmedilen vekâlet ücreti de eksik ve hatalı olmuştur.
Bu durumda mahkemece, yeniden seçilecek konusunda uzman teknik bilirkişi marifetiyle, gerekirse mahallinde keşif yapılarak davalı yüklenici tarafından yapılan işlerdeki eksik ve ayıpların nelerden ibaret olduğu, ayıpların nitelikleri ve eksik ve ayıpların tespit edildikleri tarihten itibaren dava açılması için gereken makul süre sonundaki tarih itibariyle mahalli piyasa rayiçlerine göre ayıp giderim bedeli veya yapılması gereken nefaset indirimi miktarları konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp maddi tazminat isteminin buna göre hükme bağlanması, ayrıca davacının reddolunan maddi tazminat ve cezai şart lacağı toplamı üzerinden davalı yararına tarifeye göre nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi, yine reddolunan manevi tazminat için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 10/3. maddesi uyarınca davalı lehine ayrıca avukatlık ücreti taktiri gereklidir.
Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalının temyiz isteminin kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 26.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.