22. Hukuk Dairesi 2017/19860 E. , 2019/2573 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 24/09/2012-22/10/2013 tarihleri arası şoför olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, genel tatil ve fazla mesai alacaklarını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının ücretinin tümünün banka üzerinden ödendiğinden ücret alacağı bulunmadığını, davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapıldığını, davacının fazla çalışması olmadığını, genel tatil ücret alacağı talebinin yerinde olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen söz konusu alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla mesaisi olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda davacı işçinin, 27/09/2012-22/10/2013 tarihleri arasında davalı işyerinde şoför olarak görev yaptığı, hükme esas teşkil eden hesap raporunda tanık beyanlarına göre davacının haftanın 6 günü 03.30-13.00 saatleri arası 1 saat ara dinlenme ile çalıştığı kabul edilerek haftalık 6 saat fazla çalışma hesaplanmış ise de yapılan işin niteliği, davalı tarafça ibraz edilen sevkiyat belgeleri ve tanık beyanlarına göre davacının çalışmasının sürekli şehir içinde geçmediği, şehir dışına da sevkiyat yaptığı, 15/03/2013-12/09/2013 tarihleri arası döneme ilişkin sevkiyat belgelerine göre davacının toplam 57 kez şehir dışı seferi yaptığı(ortalama aylık 9,5 sefer) ve anılan 6 aylık dönem yönünden davacının çalışmasının yaklaşık 1/3’ünün şehir dışında geçtiği anlaşılmıştır. Bu dönem yönünden tanık beyanlarına göre davacının şehir dışına çıktığı günlerde saat 18.00’e kadar çalıştığı değerlendirildiğinde, davacının ayın 1/3’ünde haftada 6 gün 03.30-18.00 saatleri arası ara dinlenmesi sonrası 33 saat fazla çalıştığı, ayın 2/3’ünde ise kabul edilen gibi 03.30-13.00 saatleri arası 1 saat ara dinlenme ile 6 saat fazla çalıştığı ve buna göre davacının ortalama haftalık 15 saat fazla çalışmasını ispatladığı kabulü gerekir.
Yine fazla mesai kabul edilen tüm çalışma dönemine ilişkin sevkiyat belgeleri dosyaya sunulmadığından, sevkiyat belgeleri olmayan dönemde de davacının yukarıda işaret edilen şekilde çalışıp çalışmadığı hususu gerekirse tanıklar tekrar dinlenerek aydınlatılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
Ayrıca taraf tanık ifadelerine göre yukarıda anılan çalışmalara ek olarak davacının bayram öncesi 2 haftalık yoğun olarak çalışılan dönemde haftanın 7 günü çalıştığı hususunun da fazla çalışma alacağı hesabında değerlendirilmemesi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.