23. Ceza Dairesi 2016/1515 E. , 2016/3463 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet (5237 sayılı TCK"nın 158/1.c, 62, 52/2-4, 51/1 maddeleri gereğince ertelenen 1 yıl 8 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."ün, en başından beri evlenme niyeti taşımamasına rağmen diğer sanık ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek Adli Tıp Kurumu raporuna göre zeka geriliği olduğu belirlenen katılan ..."i, kendisi ile evleneceğine inandırarak sözde evlilik amacıyla katılana muhtelif ziynet eşyaları ve mobilya takımı aldırıp bir miktar da parasını almak suretiyle haksız menfaat temin ettiği, bu şekilde sanıkların, kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Katılan ... tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Katılana 02.02.2012 tarihinde tebliğ olunan mahkumiyet hükmüne yönelik, katılanın yasal süresi geçtikten sonra yaptığı, 10.02.2012 tarihli temyiz başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
2-Sanıklar haklarında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak katılan ... vekili ile sanık ... müdafii tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılanların aşamalardaki beyanlarına, adli arama tutanağına, tanık anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların, bu şekilde gerçekleştirdikleri sabit görülen eylemlerinin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan ... vekili ile sanık ... müdafiiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.04.2010 tarihli ve 2010/4-71 E, 2010/76 K sayılı ilamında belirtildiği gibi; 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesiyle, ceza infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesi durumunda, denetim süresi, ertelemenin yasal sonucu olduğundan, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyecek, yine fıkrada mahkûm olunan hapis cezası süresinden az olmamak hususu da, hükmedilen bir yıldan fazla mahkûmiyetler için söz konusu olup, denetim süresinin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamayacağı kuralı da dikkate alınarak bir denetim süresinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanık ... müdafiiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerde hükmün ertelenmesine ilişkin kısımdan ""5237 sayılı TCK"nın 51.maddesinin 3. Fıkrası uyarınca sanık hakkında 1 yıl 8 ay denetim süresinin belirlenmesine"" ibaresinin yazılması; ve ayrıca ""5237 sayılı TCK"nın 158/1.c, 62, 52/2 maddeleri gereğince sonuç olarak verilen 100 gün adli para cezası karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL"den olmak üzere 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ifadelerinin yerine ""5237 sayılı TCK"nın 158/1.c maddesi gereğince 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 4 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanun"un 52/2 maddeleri gereğince, verilen 4 gün adli para cezası karşılığı günlüğü 20.00 TL"den olmak üzere sonuç olarak 80.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına"" ifadelerinin yazılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.