Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/2692 Esas 2016/15111 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2692
Karar No: 2016/15111
Karar Tarihi: 30.05.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/2692 Esas 2016/15111 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/2692 E.  ,  2016/15111 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla takibe başlandığı, borçlunun yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca tebligat sırasında şehir dışında bulunduğunu, takibe dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediğini ileri sürerek gecikmiş itirazla birlikte ödeme emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlunun bilinen adreslerine çıkarılan tebligatların bilâ tebliğ iade edilmesi üzerine, TK"nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilerek, bu adrese TK"nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup, tebligatı çıkaran mercice söz konusu şerh verilmeden tebliğ memuru tarafından TK"nun 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı açıktır. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre de; ""Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir.""
    Somut olayda, borçlu adına düzenlenen ödeme emri tebliğ zarfı üzerine "mernis adresi" olduğu yazılarak tebliğe çıkarıldığı ve tebliğ memuru tarafından TK"nun 21/2. maddesine göre tebliğ işleminin yapıldığı görülmüştür. Ödeme emri tebliğ evrakı üzerinde; tebliği çıkaran mercii tarafından Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup; bu durumda tebliğ memurunun, tebliğ işlemini, TK"nun 21/2. maddesi uyarınca yapması, yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle, sözü edilen tebligatın usulüne uygun olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
    O halde mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ve borçlunun sair şikayetlerinin incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.