Esas No: 2021/10947
Karar No: 2022/8916
Karar Tarihi: 28.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10947 Esas 2022/8916 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/10947 E. , 2022/8916 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : 5607 sayılı Yasanın 3/12. Maddesi uyarınca sanıklar ... ve ... hakkında hükümlülük, erteleme, sanık ... hakkında beraat;
5607 sayılı Yasanın 3/14. Maddesi uyarınca sanıklar ... ve ... hakkında beraat, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz taleplerinin hakkında beraat kararı verilen sanıklarla sınırlı olduğu gözetilerek, EPDK vekilinin, katılan ... İdaresi vekilinin ve sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz taleplerine yönelik yapılan incelemede;
I.EPDK vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen, davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmayan EPDK vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317.maddesi gereğince REDDİNE,
II.Sanıklar ... ve ... hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/14. maddesine muhalefet suçundan kurulan beraat hükümleri ile sanık ... hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/14. maddesine muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında iddianamede 5607 sayılı Yasanın 3/12. maddesine muhalefet suçundan dava açıldığı, ayrı bir suç teşkil eden 5607 sayılı Yasanın 3/14. maddesi yönünden açılmış bir dava bulunmadığı halde, mahkemece bu suçtan da yargılama yapılarak hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ... ve ... müdafiileri ile Katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III.Katılan ... İdaresi vekilinin sanık ... hakkında kurulan 5607 sayılı Yasanın 3/12. maddesi yönünden beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ...'a yönelik 5607 sayılı kanuna muhalefet suçundan yürütülen teknik dinleme ve izleme destekli çalışmalarda sanıkların jandarma personeli ve EPDK görevlisi sanık ... ile irtibatlı olduklarının tespit edildiği, TAPE kayıtları incelendiğinde sanığın ... ve ...'a yapılacak denetimleri önceden bildirdiğinin anlaşıldığı, her ne kadar sanık ... görüşmeleri kendisinin yapmadığını suçlamaları kabul etmediğini
beyan etse de, dosya kapsamında yer alan fiziki takip ve teknik araçla izleme tutanakları ile TAPE kayıtları birlikte incelendiğinde sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu gözetilerek, kaçakçılık fiillerini önlemek, izlemek ve araştırmakla görevli olan sanığın 5607 sayılı yasanın 4/6. maddesi gereği müşterek fail olduğunun kabulüyle atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA,
IV-Sanıklar ... ve ... hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/12. maddesine muhalefet suçu yönünden kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan incelemede;
1) Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/12. maddesi kapsamında bulunduğu,
Hükümlerden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/12. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/12, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)Lisansa esas teşkil eden tescilli belgelerde belirlenenlere aykırı olarak sabit tank bulunduran ve kaçak akaryakıt satışını bu sabit tankı kullanarak gerçekleştiren sanıklar hakkında 5607 sayılı yasanın 4/8. maddesi gereği artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Sanık ... yönünden; Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 11.05.2013, iddianame düzenleme tarihinin 06.06.2013 olduğu,
Derdest olan Kütahya 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/286 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 20.03.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 05.05.2014 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemlerinin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek, suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından sanığa ait dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
4)24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5)Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
6)Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan EPDK'nun davaya katılan olarak kabul edilerek lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, temyiz edenin sıfatına göre CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 28/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.