Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2588 Esas 2022/8700 Karar Sayılı İlamı

1163 sayılı Kooperatifler Kanununa muhalefet suçundan sanıkar ... ve ...'ın, anılan Kanunun ek 2/2, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 25 gün hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine dair ... Sulh Ceza Mahkemesinin 25/04/2013 tarihli ve 2013/143 esas, 2013/166 sayılı kararının 03/07/2013 tarihinde kesinleştiği kabul edilerek, sanık ...'in denetim süresi içinde 22/07/2015 tarihinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle hakkındaki hükmün açıklanması ile sanığın 1163 sayılı Kanun'un ek 2/2, 5237 sayılı Kanun'un 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 25 gün hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 19/07/2016 tarihli ve 2016/271 esas, 2016/430 sayılı kararı ile, sanık ...'nın denetim süresi içinde 2015 tarihinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle hakkındaki hükmün açıklanması ile sanığın 1163 sayılı Kanunun ek 2/2, 5237 sayılı Kanunun 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 25 gün hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 22/11/2019 tarihli ve 2019/509 esas, 2019/982 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı'ndan verilen 20/01/2022 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 02/02/2022 tarihli ve KYB. 2022/12161 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
1-Dosya kapsamına göre,
... Sulh Ceza Mahkemesinin 25/04/2013 tarihli ve 2013/143 esas, 2013/166 sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, sanıklara yüklenen suçtan dolayı zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan suçun mağduru Ticaret Bakanlığı'na usulüne uygun olarak tebliğ olunmamasından dolayı kesinleşmemiş bulunduğu, anılan kararın Bakanlığa 27/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve 06/04/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, sanıkların sonradan işledikleri suçların denetim süresi içerisinde işlenmediği gözetilmeksizin, hükümlerin açıklanmasına karar verilmesinde,
2-Kabule göre de;
Sanıkların dosya kapsamında bulunan adlî sicil kayıtlarına göre, suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülükleri bulunmadığı anlaşılmakla, haklarında tayin olunan 25 gün hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesinde yer alan “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” şeklindeki düzenleme uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarnamesinin (1) numaralı maddesiiçeriğindeki hususlar yerinde görüldüğünden, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 19.07.2016 tarih, 2016/271 Esas – 2016/430 Karar ve 22.11.2019 tarih, 2019/509 Esas – 2019/982 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı CMK'nun 309/4-b maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, bozma nedenine göre ihbarnamenin (2) numaralı maddesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 28.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.