16. Hukuk Dairesi 2020/1900 E. , 2020/4391 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, .... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1959 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümünün, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, taşınmaz bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, dava 2013 yılında açılmıştır. Mahkemece yalnızca taşınmaz 1985 yılına ait hava fotoğrafı getirtilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine inceleme yaptırıldığı gibi, inceleme sonrası sunulan raporda, taşınmaz bölümlerinin sınırları ve niteliği belirlenmemiş, taşınmaz bölümlerinin komşu tescil harici taşlık yerlerden farklı yapıda olup olmadığı belirtilmemiş, dava tarihi olan 2013 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait beşer yıllık evreler halinde üç ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek, imar-ihya olgusunun ve zilyetlik durumunun tespitinde bu hava ve uydu fotoğraflarından yararlanılmamış olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaz bölümlerine ilişkin dava tarihi olan 2013 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait beşer yıllık evreler halinde üç ayrı dönemde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı ile, temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirilip dosya ikmal edilmeli; bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup, maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden, keşfi takibe elverişli, krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, zirai durumunu, imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, kullanım durumunu kesin olarak belirleyen somut verilere ve bilimsel esaslara dayalı, sınırındaki tescil harici taşınmazlarla mukayeseli değerlendirilmeyi içeren, taşınmazın dört bir yanından çekilmiş fotoğraflarının eklendiği, gerekçeli ve ayrıntı rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmaz bölümlerinin sınırlarını ve niteliğini, taşınmaz bölümleri üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, sunulan raporda çekişmeli taşınmaz bölümlerinin uydu fotoğrafları üzerindeki konumunun gösterilmesi istenilmeli; böylelikle dava tarihine göre davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine çalışılmalı ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.10.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.