3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/18493 Karar No: 2020/1644 Karar Tarihi: 23.01.2020
Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18493 Esas 2020/1644 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kasten yaralama suçundan mahkumiyet kararı verilmiş bir dosyayı incelemiş, ancak yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddi sonucunda, 1) olayın gerçekleştiği şekildeki haksız hareketin kimden kaynaklandığının belirlenememesi durumunda haksız tahrik hükümlerinin sanık lehine uygulanması gerektiği, ancak bunun karar yerinde tartışılmaması, 2) suç tarihi itibariyle sanığın adli sicil kaydında yer alan hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararlarının yeniden hükmün açıklanmasına engel teşkil etmeyeceğinin göz ardı edilerek karar verilmesi ve 3) adli para cezasının hapse çevrilmesine dair düzenleme ile infaz yetkisini kısıtlanması gibi nedenlerle hüküm BOZULMUŞTUR. Kararda, 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesi, 6545 sayılı kanunun 72. maddesi ve 5275 sayılı kanunun 106/3. maddesi yer almaktadır.
3. Ceza Dairesi 2019/18493 E. , 2020/1644 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) Tarafların aşamalardaki beyanları ve alınan doktor raporlarına göre sanık ile katılanın karşılıklı birbirlerini yaralamaları şeklinde gerçekleşen olayda, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih 2002/4-238 esas ve 2002/367 sayılı kararı gereğince şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması, 2) 5271 sayılı CMK"nin 231/8. maddesine, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanması geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği, sanığın suç tarihi itibariyle adli sicil kaydında yer alan ve 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 3) 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 23.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.