Esas No: 2022/2730
Karar No: 2022/4857
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/2730 Esas 2022/4857 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, köy sınırları içinde bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümün tescili istemiyle açılan davada zilyetlikle kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Ancak mahkemece yeterli araştırma, inceleme ve uygulama yapılmadığı için karar bozuldu. Mahkeme, yeniden keşif yapılmasını, side bilirkişilerin çalışılmasını, taşınmazın öncesine ilişkin bilgilerin, komşu parsellerin tutanak ve dayanaklarının araştırılmasını, ziraatçi bilirkişiden taşınmazın evveliyatının, toprak yapısının, niteliğinin ve zilyetlikle mülk edinilebileceği yerlerden olup olmadığını, jeolog bilirkişiden dere yatağı konusunda açıklama yapılmasını ve fen bilirkişisinden rapor alınmasını istedi.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. Maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/3 Maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 440/I Maddesi
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. Maddesi
- Tapu Kanunu
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... İdaresi ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı ... ile davacı ... kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında tescil istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır.
Mahkemece dava dosyaları birleştirildikten sonra yapılan yargılama sonunda; davacılardan ... yönünden açılan davanın HMK 150/3 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına; davacı ...'ın davasının kabulüne çekişmeli ... İli Seydikemer İlçesi ... Köyü 151 ada 3 parsel sayılı taşınmazın bitişiğinde bulunan fen bilirkişisi 17.04.2015 tarihli raporu ve ek no 3 krokide A harfi ile gösterilen 4.954,91 metrekarelik bölümün tarla vasfı ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... İdaresi ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece zilyetlikle kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz dava tarihinden öncesini gösterir ... fotoğrafları usulünce incelenmemiş, geçmişinin sazlık olduğundan bahsedilmiş olup sınırında dere olduğu halde keşfe jeoloji mühendisi götürülmemiş, taşınmazı dıştan çevreleyen komşu parseller araştırılarak dayanağı olan belgeler getirtilerek mahalline uygulanarak bilirkişi ve tanık beyanları ile denetlenmemiş, ziraatçi bilirkişisinden taşınmazın evveliyatının ne olduğu ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, toprak yapısını, eğimini, bitki örtüsünü tarımsal niteliğini ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, ekonomik amaca uygun tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığını, zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır. Ayrıca davalı taşınmazların bulunduğu ... Köyünün tüzelkişiliği kalmadığından ilgili İlçe Belediye Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığının davada taraf olması gerektiği düşünülmemiş, taşınmazın bulunduğu tescil harici bölümün parsel numarası almış olduğu anlaşılmakla neden parsel numarası aldığı araştırılmamıştır.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, Mahkemece, öncelikle davacılara davalarını ilgili İlçe Belediye Başkanlığı ve ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına yöneltmeleri için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkili sağlandığında delilleri sorulup saptanmalı, bildirildiği taktirde delilleri toplanmalı daha sonra yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve ... fotoğraflarının tamamı ile varsa amenajman planı ve komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri, tescil harici alanın parsel numarası alıp almadığı almış ise nedeni araştırılarak bilgi ve belgeleri ilgili yerlerden getirtilip, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan aynı köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek ayrı ayrı 3’er kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki bilirkişiler dışında üç kişilik ziraat mühendisi, bir fen elemanı, bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve bir jeoloji mühendisi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte getirtilen belgeler çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen, jeodezi ve fotogrametri ile uzman eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) ... fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de ... fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak)denetime elverişli olacak şekilde çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmaz, çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve ... fotoğrafları üzerinde gösterilmeli; taşınmazın gerçek eğimi klizimetre aletiyle ölçülerek memleket haritalarındaki münhanilerden (yükseklik eğrilerinden) de faydalanılmak suretiyle belirlenmeli; stereoskopik ... fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranı ile taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalıdır.
Ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişiden taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden çekişmeli taşınmazların dere yatağında olup olmadığı, derenin aktif dere yatağı olup olmadığı, yatak değiştirip değiştirmediği, aktif olma özelliğini kaybetmiş ise tam olarak hangi tarihte kaybettiğine ilişkin duraksamaya yer vermeyecek şekilde rapor düzenlettirilmeli; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.