Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5948 Esas 2013/10435 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5948
Karar No: 2013/10435
Karar Tarihi: 21.11.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5948 Esas 2013/10435 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, davacının tapuya dayalı olarak murisleri zilyetliğinde yer iken kendisine kalan taşınmazın tapusunun iptaliyle adına tescilini istediği dava hakkında yapılan duruşmada, davanın 10 yıllık süre içinde açılmadığı gerekçesiyle reddedilmesine karar vermiştir. Dosya incelendiğinde, taşınmazın bulunduğu yerde ilk kez 1979 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ve değişik kanun maddeleri uygulandığı ve son çalışmanın sonuçları 17/01/2012 tarihinde ilan edildiği belirtilmiştir. Kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hüküm ONANMIŞTIR.
Kullanılan kanun maddeleri: 3402 sayılı Kanunun 22/son maddesi, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi, 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi, 5304 sayılı Kanunla değişik 4. madde, 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi.

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2013/5948 E. , 2013/10435 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli Kızılkaya Köyü 143 ada 1 sayılı parsel ... Devlet Ormanı niteliğinde Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Taşınmaz yörede 1979 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında orman olarak sınırlandırılıp 3402 sayılı Kanunun 22/ son maddesi gereğince tapuya aktarılmış, 18/04/1981 tarihinde tapuya kaydedilmiştir. Davacı 24/12/2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açmış olduğu davada, taşınmazın bir bölümünün tapuya dayalı olarak murisleri zilyetliğinde yer iken, kendisine kaldığını ileri sürerek, tapusunun iptaliyle adına tescili istemiyle dava açmıştır. Dava; taşınmazın değeri gözetilerek görevsizlik, kararı ile sulh hukuk mahkemesine aktarılmıştır.
Sulh hukuk mahkemesince, yörede yapılan orman kadastrosunun 1980 yılında kesinleşip taşınmazın 1981 yılında tapuya kaydedildiği, davanın 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinde öngörülen 10 yıllık süre içinde açılmamış olduğu, kanunda öngörülen sürenin hak düşürücü süre olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk kez 1979 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulamaları bulunmaktadır. Daha sonra 2009 yılında 5304 sayılı Kanunla değişik 4. madde uygulaması ile 2011 yılında 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B uygulaması yapılmış; son çalışmanın sonuçları 17/01/2012 tarihinde ilân edilmiş ve kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 21/11/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.