15. Hukuk Dairesi 2017/2546 E. , 2018/1106 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl ve birleşen dosyalar davalısı ... Geliştirme End San. ve Tic. A.Ş. ile birleşen 2012/355"de davalı ... vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili Avukat ... ile davalılar vekilleri Avukat ... ve Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava ve birleşen davalar, davacı ... ile davala ... Geliştirme End. Sanayi ve Tic. A.Ş. arasında santral ile telefonlar arasındaki kabloların arıza ve periyodik bakımı şeklinde gerçekleşen eser sözleşmesinin ifası sırasında meydana gelen düşme ve yaralanma sonucu malüliyet ile bakıcı giderleri nedeniyle maddi ve manevi zararların tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve birleşen davalarda yapılan yargılama sonucunda, asıl davada manevi tazminat isteminin kabulüne asıl ve birleşen ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"ndeki maddi tazminatla ilgili davanın ıslahla artırılan miktar da dikkate alınarak kabulüne, birleşen ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/34 Esas sayılı dosyasındaki davada maddi tazminatla ilgili davanın takipsiz bırakıldığından açılmamış sayılmasına, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı şirket ile ... vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl ve birleşen dosyalar davalısı iş sahibi şirket ile birleşen ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/355 Esas sayılı dosyası davalılarından ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı dosya davacısı ... ile davalı şirket arasında 01.08.2007 tarihinde santral ve dahili tesisat arıza sözleşmesi imzalanmıştır. Yüklenici ... bu sözleşme ile sözleşmenin D) maddesinde yazılı santral ve dahili tesisatların bakım ve parçasız olarak arızalarının onarımını üstlenmiştir. Davacı ... yüklenici, davalı şirket iş sahibi, birleşen 2012/355 esas sayılı dosyasındaki ikinci davalı ... iş sahibi şirketin yetkilisi ve genel müdürüdür. Davacı ... ile davalı şirket arasındaki sözleşme de olayın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesidir.
Yüklenici üstlendiği işin uzmanı olup basiretli bir tacir ve iş adamı olarak işin tekniğine göre yerine getirilmesi yönünden iş sahibinden talimat almayacağından, yüklenici veya elemanının kaza sonucu uğradığı zararlardan kural olarak iş sahibi sorumlu değildir. Ancak olayın ve bunun sonucu yaralanma veya ölümün meydana gelmesinde etkili ve nedensellik bağı bulunan bir ihmal ve eyleminin bulunması ve kusurlu olması halinde sorumlu tutulabilir. Eser sözleşmesinin varlığı ve yüklenicinin geçirdiği kaza sonucu yaralanması durumunda iş sahibinin kusurlu olup olmadığnıın iş ve sosyal güvenlik mevzuatı ile iş güvenliği hükümlerine göre değil eser sözleşmesi ve borçlar hukukunun sorumluluk ilkelerine göre saptanması gerekir.
Davalı ... hakkında ... . Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/582 Esas sayılı dosyasında açılan ceza davasında davacı yüklenici asli, davalı ... tali kusurlu kabul edilmiş, mahkemece kusurla ilgili iş güvenliği uzmanından alınan 14.04.2015 tarihli raporda yüklenici %10 iş sahibi şirket yetkilisi %90 oranında kusurlu bulunmuştur. Mahkemece de bu kusur oranına göre aktüerya uzmanı bilirkişiden malüliyet ve bakım gideri konusunda alınan bilirkişi ek raporuna itibar edilerek asıl ve birleşen davalarda maddi tazminata ve takdir edilen manevi tazminatlara hükmedilmiştir.
Dairemizin yerleşmiş içtihat ve uygulamalarına göre iş güvenliği ilkelerine göre inceleme yapıldığından kusur yönünden yaptırılan inceleme ve alınan bilirkişi raporunun hükme yeterli kabul edilmesi mümkün değildir. Yine ceza mahkemesinin beraat ve kusura ilişkin karar ve kabulü hukuk hakimini bağlamaz ise de; maddi vakıanın sübutuna ilişkin ceza mahkemesinin mahkümiyet kararı hukuk hakimini de bağlayacağından, eser sözleşmesi ve borçlar hukuku hüküm ve ilkelerine göre yapılan incelemede iş sahibi kusurlu görülmese dahi iş sahibi aleyhine oluşa ve hakkaniyete uygun bir miktar maddi ve manevi tazminatın karar altına alınması gerektiği de uygulamada kabul edilmektedir (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 13.06.2013 gün 2013/4355 Esas, 2013/3868 Karar sayılı ilâmı).
Bu durumda mahkemece asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı dosya davacısı ve birleşen 2009/34 Esas sayılı dosya davacılarının eşi ve babası olan ... ile davalı şirket arasında iş sahibine ait iş yeri santral ve dahili tesisatların bakım ve arızalarının giderilmesi konusunda yazılı eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı sabit olduğu, iş sahibi ya da yüklenicinin sorumsuzluğuna dair sözleşmede bir hüküm bulunmadığı gibi sözleşme dışı böyle bir anlaşmanın varlığı da ileri sürülüp kanıtlanmadığından ve eser sözleşmelerinde işinin uzmanı olup basiretli bir iş adamı olarak fen ve tekniğine uygun biçimde işi yapmak ve iş güvenliği tedbirlerini almak yüklenicinin sorumluluğunda olduğundan, davalı iş sahibinin olayın meydana gelmesine etkili ve nedensellik bağı bulunan bir ihmal ve eylemi bulunup bulunmadığı konusunda, iş sahibi yetkilisinin ceza mahkemesinde verilip kesinleşen mahkümiyet hükmü de
gözönünde tutularak HMK"nın 266 ve devamı maddeleri hükmünce eser sözleşmeleri konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulundan yüklenici ... ile iş sahibi şirketin eser sözleşmesi ve borçlar hukuku ilke ve hükümlerine göre kusur ve sorumlulukları ile aktüerya uzmanı bilirkişiden ..."ün istemekte haklı olduğu maluliyet ve bakıcı giderleri nedeniyle maddi tazminat miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp, önceki raporla farklı sonuca ulaşılması halinde bu çelişki de giderilecek şekilde yeniden inceleme yaptırılıp davanın sonuçlandırılması gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile maddi tazminat konusunda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Yine ayrı ayrı açılıp birleşen davalar, bağımsız dava olma vasfını muhafaza edeceklerinden asıl ve birleşen davalarda ayrı ayrı hüküm kurulması ve infazda tereddüt yaratmaması için faizin başlangıç tarih ya da tarihlerin hüküm fıkrasında gösterilmesi gerekirken maddi tazminat ile ilgili asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı davada tek hüküm kurulması ve faizin başlangıç tarihinin gösterilmemiş olması da usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Kararın belirtilen sebeplerle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı şirket ile birleşen ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/355 Esas sayılı dosyası davalısı ... diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı dosyada kurulan hükümlerin bu davalılar yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma vekâlet ücretinin asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı dosya davacısı ..."den alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan asıl ve birleşen 2012/355 Esas sayılı dosya davalısı şirket ve ..."e verilmesine, 1.630,00 TL duruşma vekâlet ücretinin birleşen ... . Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/34 esas sayılı dosya davalısı şirketten alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan bu dosya davacıları ... ve ..."e verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.