Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/4958 Esas 2019/2103 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4958
Karar No: 2019/2103
Karar Tarihi: 23.01.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/4958 Esas 2019/2103 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İçtihat metninde davacının işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesi isteniyor. Ancak yerel mahkeme, davacının hak düşürücü süre geçirdiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar veriyor. Davacı avukatı, bu karara istinaf başvurusunda bulunuyor ancak Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurusunu esastan reddediyor. Temyiz edilen kararda, davacının işten çıkarılma tarihine ilişkin belirsizlik nedeniyle davanın usulden reddedildiği belirtiliyor ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanıyor. Kararda 6100 sayılı HMK'nun 370. vd. maddeleri referans gösteriliyor. Bu maddeler, temyiz yargılamasında başvuru dilekçesi, davacı, davalı ve üçüncü kişilerin belgelendirme yapması, karşı tarafın cevap vermesi gibi konuları düzenliyor.

9. Hukuk Dairesi 2018/4958 E. , 2019/2103 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ .... HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... ... 11. İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın hak düşürücü süre geçirildiğinden usuldan reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin red kararına karşı davacı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi davacı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere ve özellikle, dava dilekçesinde fesih bildiriminin yapılışına ilişkin bir açıklama bulunmadığını, davacı vekilinin ....09.2017 tarihli oturumdaki "...dava feshin gerçekleştirildiği tarihe göre süresinde açılmıştır..." şeklinde açıklama yaptığının ve işe iade davasındaki hak düşürücü sürenin fiili fesih tarihinden değil, fesih bildirim tarihinden başlayacağının ve bu nedenle davanın süresinde açılmadığının, yazılı belgeler karşısında tanık dinlenilmesinin sonuca etkili olmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK"nun 370. vd. maddeleri uyarınca ONANMASINA, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine, 23.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.