10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/13152 Karar No: 2015/13253 Karar Tarihi: 30.06.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/13152 Esas 2015/13253 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/13152 E. , 2015/13253 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, trafik kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan aylıklar ile yapılan ödemelerin 1479 sayılı Kanunun 63. maddesince tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mirasın reddi, Türk Medeni Kanunu"nun 605 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan Kanunun 605"nci maddesinde, yasal ve atanmış mirasçıların mirası reddedebilecekleri belirtilmiştir. Yasal ve atanmış mirasçılar mirası, TMK."nın 606"ncı maddesi gereğince üç ay içinde reddedebilirler. Bu üç aylık süre hak düşürücü bir süredir. Bu süre yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri kanıtlanmadıkça, mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten işlemeye başlar. Atanmış mirasçılar için ise süre, mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar. TMK"nın 605"nci maddesinin 2"nci fıkrasında ise, mirasın hükmen reddi düzenlenmiştir. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, terekenin borca batıklığı olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmaksızın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı biçimde hüküm kurulmuş olması, usül ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davalılara iadesine, 30.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.