Esas No: 2021/1835
Karar No: 2021/948
Karar Tarihi: 30.03.2021
Danıştay 2. Daire 2021/1835 Esas 2021/948 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1835
Karar No : 2021/948
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALILAR): 1- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
2- … Valiliği - …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; 02/05/2009 tarihinde yapılan komiser yardımcılığı sınavında başarılı olup, komiser yardımcılığı kursuna başlayan ve bu kursu başarıyla tamamlayarak komiser yardımcısı olarak atanan davacının, söz konusu sınavda yer alan bazı soruların mahkeme kararıyla iptal edilmesi üzerine yeniden yapılan değerlendirmede başarısız duruma düştüğünden bahisle tekrar polis memurluğuna atanmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğünün 03/09/2014 tarihli işleminin iptali ile bu işlemden dolayı uğradığı maddi kayıpların ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile, dava konusu işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal kayıplarının davacıya ödenmesine karar verilmiş olup; anılan karar, Danıştay Onaltıncı Dairesinin 11/11/2015 günlü, E:2015/17409, K:2015/6946 sayılı kararı ile bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Bozma kararına uyulmak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; 2009-2010 eğitim öğretim yılında davalı idare tarafından 1125 erkek ve 75 kadın olmak üzere 1200 polis memuru için komiser yardımcılığı kursu açılmasının uygun görüldüğü, 02/05/2009 tarihinde yapılan komiser yardımcılığı kursu yazılı sınavında 74 puan alan davacının başarısız sayıldığı, sınavın bazı sorularının hatalı olduğu öne sürülerek açılan davalarda, ... İdare Mahkemesince verilen yürütmenin durdurulması kararları üzerine 12 sorunun iptal edilerek 88 soru üzerinden yeniden yapılan değerlendirme neticesinde hazırlanan listeye göre davacının 78.505 puanla 1120. erkek asil sırada yer alarak başarılı sayıldığı ve komiser yardımcılığı kursuna başlatıldığı, akabinde kursu başarıyla bitiren davacının komiser yardımcılığına atamasının yapıldığı, öte yandan, … İdare Mahkemesi kararının temyiz edilmesi üzerine Danıştay Onikinci Dairesi'nin 16/03/2011 gün ve E:2010/8408, K:2011/1170 sayılı kararıyla; bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sınavda hatalı soruların varlığının tespit edilmesi sonucunda davacının başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararı hukuka uygun bulunmakla birlikte, kararın "davalı idareler tarafından iptal edilen bir soru da dahil edilmek üzere toplam on iki soru değerlendirme dışı bırakılarak tüm adayların puanlarının 88 soru üzerinden protokol hükümleri uyarınca hesaplanarak yeniden bir başarı sırası yapılacağı" şeklinde yeni başarı listesinin oluşturulması amacıyla davalı idarelerce izlenecek yöntemi gösteren kısmında, protokolde öngörülen "hatalı bulunan soruların doğru kabul edilerek 100 puan üzerinden değerlendirme yapılacağı" kuralına uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, anılan İdare Mahkemesi kararının gerekçe değiştirilerek sonucu itibarıyla onanmasına karar verildiği, bu karar uyarınca yapılan üçüncü sıralamada davacının 81 puanla 53. yedek sırada yer alarak 1125 kişilik kontenjana giremediğinden bahisle komiser yardımcılığından tekrar polis memurluğuna atandığı, bu durumda; yargı kararı uyarınca hukuka aykırılığı saptanan ikinci başarı listesine dayalı olarak komiser yardımcılığı kursuna başlatılan davacının, komiser yardımcılığı kursuna katılma konusunda hukuka uygun şekilde elde edilmiş bir kazanılmış hakkı bulunmadığı gibi, Danıştay kararı uyarınca yapılan nihai başarı listesine göre başarısız olduğundan bahisle, yargı kararlarını uygulamak konusunda bağlı yetki içerisinde bulunan idare tarafından tekrar polis memurluğuna atanmasına ilişkin işlemde de hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :
Davacı tarafından; 14/07/2011 tarihinden dava konusu işlemin tesis edildiği tarihe kadar komiser yardımcılığı görevini başarıyla yürüttüğü, hakkında herhangi bir soruşturma açılmadığı, kazanılmış haklarının korunması ve geri alınmaması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN (DAVALILARIN) CEVABI :
… Genel Müdürlüğünün cevabı : Davacı hakkında tesis edilen işlemde mevzuata aykırı herhangi bir husus bulunmadığı ileri sürülerek, temyiz istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
… Valiliğinin Cevabı : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen davada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
İçişleri Bakanlığının 03/03/2009 tarihli olurları ile 2009-2010 eğitim - öğretim yılında 1125 erkek ve 75 bayan olmak üzere toplam 1200 polis memuru için komiser yardımcılığı kursu açılmıştır.
02/05/2009 tahinde yapılan komiser yardımcılığı kursu yazılı sınavı sonucunda davacı 74 puan ile belirlenen kontenjan içerisine girememiştir.
Komiser yardımcılığı kursu sınavının bazı sorularının hatalı olduğu öne sürülerek açılan iptal davaları sonucunda … İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararları üzerine; idarenin iptal etmiş olduğu bir soru dahil toplam on iki sorunun iptal edilerek 88 soru üzerinden yapılan değerlendirme neticesinde, davalı idarece yayınlanan ikinci başarı listesinde, davacı 78,505 puan ile erkek adaylar arasında 1120. asil sırada yer almış, 9. yedek adaya kadar adayların çağrılmasıyla belirlenen kontenjan içerisine girdiğinden, 04/10/2010- 14/07/2011 tarihleri arasında düzenlenen komiser yardımcılığı kursuna planlaması yapılıp, bu kursu başarı ile tamamlayarak komiser yardımcısı olarak atanmıştır.
Öte yandan; … İdare Mahkemesinin anılan kararının temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Onikinci Dairesinin 16/03/2011 tarih ve E:2010/8408, K:2011/1170 sayılı kararıyla, "... bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sınavda hatalı soruların varlığının tespit edilmesi sonucunda davacının başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararı hukuka uygun olmakla birlikte, kararın "öte yandan, davalı idareler tarafından iptal edilen bir soru da dahil edilmek üzere toplam on iki soru değerlendirme dışı bırakılarak tüm adayların puanlarının 88 soru üzerinden protokol hükümleri uyarınca hesaplanarak yeniden bir başarı sırası yapılacağı" şeklinde yeni başarı listesinin oluşturulması amacıyla davalı idarelerce izlenecek yöntemi gösteren kısmında, Protokol'de öngörülen "hatalı bulunan soruların doğru kabul edilerek 100 puan üzerinden değerlendirme yapılacağı" kuralına uyarlık bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararı, sonucu itibariyle yerindedir." denilmek suretiyle, temyize konu kararın gerekçe değiştirilerek sonucu itibarıyla onanmasına karar verilmiştir.
Bu karar uyarınca yapılan üçüncü değerlendirme listesinde, davacı 81 puan ile 53. erkek yedek sırada yer alarak belirlenen kontenjana girememiştir.
Davalı idare tarafından; komiser yardımcılığı kursuna çağrılan, ancak mahkeme kararları gereği yeniden yapılan değerlendirmeler sonucunda kontenjana giremediği anlaşıldığı halde kursa devam eden ve halen komiser yardımcısı olarak görev yapan personelin, aslında komiser yardımcılığı kursuna katılmaya hak kazanamadıkları, bu nedenle ortada kazanılmış bir hakkın olmadığından bahisle, aralarında davacının da bulunduğu nihai başarı sıralamasında başarısız duruma düşen personel hakkında tenzili rütbe işleminin gerçekleştirilmesine ilişkin 03/09/2014 tarihli dava konusu işlemin tesis edilmesi üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
Anayasanın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin "hukuk devleti" vasfı vurgulandıktan sonra, 138. maddesinin son fıkrasında, “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.” kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrasında, “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. ...” hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Anayasa Mahkemesi kararlarında, Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti, "insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve yasalarla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlet" şeklinde tanımlanmıştır.
Anayasa'nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin nitelikleri arasında sayılan hukuk devletinin en önemli unsurlarından birisi "hukuki güvenlik ilkesi"dir. Hukuki güvenlik ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar. Diğer bir ifadeyle hukuki güvenlik ilkesi, kişilerin hukuksal ilişkiler kurarken tabi olacakları hukuk kurallarını önceden bilmeleri anlamına gelirken, "idari istikrar ilkesi" ise, bu kurallara dayanılarak kazanılan hakların korunacağı güvencesinin kişilere verilmesini ifade etmektedir.
Anayasa'nın 138. ve 2577 sayılı Yasa'nın 28. maddesi uyarınca idarenin yargı kararının gereğini yerine getirmesi bir zorunluluk ise de; iptal edilen işlemle üçüncü kişiler yönünden kazanılmış bir hak doğmamış olsa da, eğer subjektif kazanımlar söz konusu ise, bu subjektif etki ve sonuçların korunması da yukarıda değinildiği üzere hukuki güvenlik ve idari istikar ilkelerinin bir sonucudur.
Uyuşmazlık konusu olayda ise; hatalı soruların mahkeme kararıyla iptali sonucunda, idarece anılan yargı kararı üzerine yapılan değerlendirmede, sıralamaya giremeyerek başarısız oldukları anlaşılan kursiyerlerin ilişikleri kesilmeyerek kursa devamı sağlanmış ve davacının durumunda olduğu gibi bu kişiler kursu başarıyla tamamlayarak komiser yardımcısı olarak atanmak suretiyle, bu statüleri gereği kişisel kazanımlar elde etmişlerdir.
Bu durumda, davacının komiser yardımcısı olarak atanmasından üç yıl sonra yargı kararının uygulandığından bahisle, subjektif kazanımlarını ortadan kaldıracak şekilde, komiser yardımcılığından polis memurluğuna atanması yolunda tesis edilen işlemde hukuki güvenlik ve idari istikrar ilkelerine, uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize tabi ilk kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz istemine konu ... İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile dayandığı gerekçe hukuk ve usûle uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden bulunmadığından, temyiz talebinin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.