MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, alenen hayasızca harekette bulunmak

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz incelemesinde;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Hakaret ve alenen hayasızca harekette bulunmak suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre olay tarihinde gece 00.30 sıralarında görevli polis memurlarının devriye görevi ifa ettikleri sırada sanığın onlara kalçasını ve erkeklik organını göstermesi üzerine hakkında işlem yapılmak için araca bindirilerek adli raporunun alınması amacıyla götürüldüğü hastanede mağdurlara hakaret etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin bir bütün halinde zincirleme şekilde hakaret suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde 2 ayrı mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
Görevi yaptırmamak için direnme ve alenen hayasızca harekette bulunmak suçlarından verilen hapis cezaları ""sanığın kişiliği, suçun işlenmesindeki özellikler" göz önüne alınarak TCK"nın 50/1-a maddesinde belirlenen seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesine rağmen, mükerrir olmayan sanık hakkında hakaret suçundan denetime olanak verecek şekilde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden hapis cezası yaptırımı tercih edilmesi suretiyle çelişkiye yol açılması,
Hakaret suçunu alenen işlediği anlaşılan sanık hakkında TCK"nın 125/4. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA, 15/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.