12. Ceza Dairesi 2020/2598 E. , 2021/6530 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/1, 62/1, 53/1-a-b-c-d-e, 2, 3, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık müdafinin, duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre, sanığın idaresindeki dolmuşla alacakaranlıkta şehir içinde çift yönlü aydınlatma bulunan sola dogru virajlı iniş eğimli ıslak zeminli yolda seyri sırasında önünde aynı yönde seyreden bir araca çarpmamak için fren yapmasıyla kayarak direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı yönden gelen araçların seyir yönüne geçtiği, bu istikametten seyreden kamyonet tipi bir araçla sol ön kısımlarından çarpışmaları sonucu diğer araçta bulunan üç kişinin hayatını kaybettiği, sanığın ise hızını mahal şatlarına uydurmayıp şerit tecavüzü yapması nedeniyle asli kusurlu olduğu olayda; sanığın şerit ihlalinin iradi olmaması sebebiyle bilinçli taksir koşulları oluşmadığından ve ceza miktarı bakımından mahkemenin kabul ile takdirinde isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bu hususlarda bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin oluşa ve kusur durumuna, katılanlar vekilinin ise cezanın az olduğu ile bilinçli taksir koşullarının oluştuğuna yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2020 tarihli ve 2018/12-399 Esas-2020/154 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan ""failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı"" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi;
2-5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden taksirle öldürme suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmesi,
3-Yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren katılanlar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. paragrafındaki “kastının yoğunluğu” ibaresi ile hükmün 3. paragrafının hükümden çıkarılması ve yine hükme “Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca yargılamada kendisi vekille temsil ettiren katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... lehine 2.400 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılanlara verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.