21. Hukuk Dairesi 2012/11880 E. , 2013/2035 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlere göre; tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, iş kazası sonucu sigortalının maddi ve manevi zararları ile yakınlarının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; davacı sigortalı yönünden 78.155,93 TL maddi tazminatın ve 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı eş yönünden 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı çocuklar yönünden ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
İş kazası nedeniyle hükmedilecek maddi ve manevi tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usûl ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usûlüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum Yetkilidir. Usûlüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer
belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usûlüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir.
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşleri Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma gücü kaybı, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü, harp malullüğü sonucu meslekte kazanma gücü kaybı ile erken yaşlanma durumlarının tespiti talebinde bulunan sigortalılar ve hak sahipleri için, yürürlükten kaldırılan ilgili sosyal güvenlik mevzuatının 5510 sayılı Yasaya aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı, 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahli Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç) sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda Sağlık Bakanlığı tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kulunca inceleneceği bildirilmiştir.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de, diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli iş göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.
Somut olayda; davacının 12.12.2007 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucunda, SGK Tedavi Hizmetleri ve Maluliyet Daire Başkanlığı"nın ait 21.09.2009 onay tarihli sürekli iş göremezlik derecesi tespit kararında sürekli iş göremezlik oranının % 100 olduğu, yardıma muhtaç durumda olduğu ve 03.10.2011 tarihinde kontrol muayenesi gerektiğinin yazılı olduğu, mahkemece davacı vekiline verilen elden takip yetkisi sonucu dosyaya ibraz edilen ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 27.09.2011 tarih ve 48022 sayılı raporunda, davacının sakatlık oranının % 80 olduğu ve yardım olmaksızın ayağa kalkamayacağının belirtildiği, mahkemece SGK Tedavi Hizmetleri ve Maluliyet Daire Başkanlığı raporunda belirtilen kontrol kaydının sonucu araştırılmadan ve davacının sürekli iş göremezlik oranı kesinleşmeden tazminat talepleri hakkında yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3- Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının, maddi zararının hesabında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı işyeri ve
sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, ... Şoförler Odası Başkanlığı tarafından gönderilen yazı cevabında, kamyon şoförü emsal ücretinin 750-800 TL aralığında olduğunun bildirildiği, bilirkişi hesap raporunda bildirilen emsal ücretin oranlanması sonucu aylık 775,00 TL ücret baz alınarak asgari ücretin 1.342 katı üzerinden hesap yapıldığı, davacı işçinin SGK Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişine verdiği 08.08.2008 tarihli beyanında aylık 600,00 TL net ücret aldığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Yapılacak iş; davacı sigortalı yönünden sigorta müfettişine verdiği beyanı bağlayıcı olduğundan, sürekli iş göremezlik oranı kesinleştikten sonra müfettişe beyan ettiği ücret miktarı üzerinden maddi tazminat hesabı yaptırılarak, çıkacak sonuca göre karar verilmesinden ibarettir.
4- Öte yandan, davacıların manevi tazminat istemleri hakkında, davacı sigortalının sürekli iş göremezlik oranı kesinleştikten sonra bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece, ... Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 27.09.2011 tarih ve 48022 sayılı raporunda belirtilen sakatlık oranı esas alınarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuksal olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle, BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 11.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.