
Esas No: 2019/10427
Karar No: 2022/8838
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/10427 Esas 2022/8838 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2019/10427 E. , 2022/8838 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, iade
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan ... İdaresi vekilinin nakil vasıtası hakkındaki hükümle sınırlı temyiz istemi ile sanığın bu husustaki temyizine göre yapılan incelemede;
Suçta kullanılan nakil vasıtasının üçüncü kişiye ait oluşu dikkate alınarak 5607 sayılı Yasanın 13/1 ve 5237 sayılı TCK'nun 54. maddelerine göre aracın iadesine ilişkin yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan katılan ... İdaresi vekilinin ve sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle iade kararının ONANMASINA,
II) Sanık ...'ın mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre ise;
1. Sanığın 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son maddesinin yollamasıyla aynı Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza olarak 1 yıl 5 ay hapis ve 300 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği gözetilerek, 5607 sayılı Yasanın 3/10. maddesi gereğince takdir edilen 2/3 oranında arttırım sonucu sanık hakkında 1 yıl 16 ay 10 gün hapis ve 500 gün adli para cezası tayin edilmesi ve bu ceza üzerinden yapılacak takdiri indirim sonucu netice cezanın 1 yıl 11 ay 18 gün hapis ve 416 gün adli para cezası olarak belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
2. Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. maddesi yerine fıkra numarası gösterilmeksizin TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.