13. Hukuk Dairesi 2011/16235 E. , 2012/5137 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, davalı ... Turizm İşletmeleri AŞ. ile 9.5.1995 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme gereğince 31.12.2020 tarihine kadar ... Tatil Köyünde, her yılın 40. haftasında B 5 no’lu odada kalma ve tatil köyünün olanaklarından yararlanma hakkına sahip olduklarını, tatil köyünün sözleşme tarihinden sonra davalı ...Ş.’ne ve daha sonra da ... Örme San. ve Tic. A.Ş.’ne devredildiğini, davalıların devre tatil sistemini değiştirip herşey dahil sistemine geçerek , sözleşmede düzenlenmeyen fahiş ödentiler talep ettiğini, mutfaktan yararlanma şartlarının kaldırıldığını ve otelden yeme içme şartının dayatıldığını, 2004 yılından itibaren tatil haklarının bu şartlarda kullandırılmadığını ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak 2004-2008 yılları tatil hakkının kullandırılmaması nedeni ile uğradığı 15.000 TL. Maddi ve her yıl için 500"er TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişler, maddi tazminata ilişkin talebini daha sonra ıslahen artırmışlardır.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 2004 ,2005 ve 2006 yılları için maddi tazminat ile 500 TL. Manevi tazminatın 2011/16235 2012/5137
Kabulüne, 2007 ve 2008 yılları maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacıların ve davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacılar, 2004 yılından itibaren tatil haklarının kullandırılmaması nedeni ile bu yöndeki muarazanın giderilmesi ve 2004, 2005 , 2006, 2007 ve 2008 yılları için de tatil hakları kullandırılmadığından maddi ve manevi zararlarının ödetilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, 2004-2006 yılı için dava kısmen kabul edilmiş ancak 2007 yılı ve sonrasında davalı tarafça tüm devre tatilcilerin tesise çağrıldığı, çoğunluğunun gelip devre tatil haklarını kullandıkları, talep edilen 20 euronun otelin herşey dahil sistemine geçmiş olması nedeni ile talep edildiği ve davacı tarafa gönderilen yazıda bunun ödenmesinin zorunlu olmadığının belirtildiği, davacının 2007 ve sonrası için tatil hakkını kullanmaması nedeni ile maddi tazminat isteğinde bulunamayacağı açıklanmıştır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu olan bölümün 5 yıldızlı tatil Köyü olarak herşey dahil sistemi ile işletildiği, odalarda yapılan düzenlemelerle yiyecek içecek üretimi için alanın kaldırıldığı açıklanmıştır. Davalı tarafça davacılara gönderilen tarihsiz yazıda , tesiste herşey dahil sistemine geçildiği, kişi başı 20 euro ödenmesi halinde bu sistemden yararlanabilecekleri ancak zorunlu olmadığı, tesisin devam eden inşaat ve yenileme işleri nedeniyle 2007 sezonunda hizmete açılamadığı, devam eden işler nedeni ile otelin açılış tarihinin 15.7.2007 günü olarak belirlendiği, yenileme ve bakım bedellerini ödenmesi gerektiği bildirilmiş, 15.3.2008 tarihli yazıda da yenileme ve bakım bedellerinin ödenmesi ve kişi başı 25 euro ödeme yapılarak herşey dahil sisteminden yararlandırılacağı ve tesise gelip tatil yapabilecekleri belirtilmiştir.
Devre tatil sözleşmelerinde; tesis işletmecisi ve yatırımcısı bu sözleşme ile tatilciye belli dönemlerde tesisten yararlanma , kullanma, konaklama, kiralama hakkını belli bir bedel karşılığı tanımakta, devre tatilci de, başlangıçta peşin yada kısa süreli taksitle sözleşme bedelini ödemekte ayrıca her yıl tesisin bakım ve işletme bedeli olarak da cüz"i bir bedel ödemektedir. Bu hali ile, devre tatil sisteminden yararlanmak üzere sözleşme yapanlar genellikle, mütavazi bir bütçeye sahip, makul seviyede harcanacak bir bedel ile her yıl belli bir dönemde tatil 2011/16235 2012/5137
Yapmak isteyen kimselerdir. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, davalı taraf davacı ile müzakere etmeden , yeni sözleşme yapmadan veya mevcut sözleşmeyi karşılıklı olarak müzakere ile tadil etmeden oteli herşey dahil sistemine çevirmiş ve devre tatilcilerden bu sisteme geçiş için yaptırdığı yenileme ve lüks sayılabilecek iyileştirme bedellerini aidat olarak talep etmiştir. Bu hali ile, devre tatilcilerin rızaları dışında, sözleşme ile öngörülen amaç aşılarak ek külfet getirecek şekilde artırılan aidat bedellerini ödeme yapmaları şartı ile, tatil hakkından yararlanmaya zorlanamayacaklarının kabulü gerekir. Kaldı ki, tatilcilerin kullanımına tahsis edilen odalardaki mutfak sisteminin değiştirilmesi nedeni ile kullanım zorluğu getirildiği de açıktır. O halde, devre tatilcilerin değiştirilen sistemle tatil hakkını kullanma zorunlulukları bulunmadığının kabulü ile 2007 ve 2008 yılı için de maddi tazminata ilişkin olarak talebe haklarının bulunduğu kabul edilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan birinci bent gereğince davacıların sair temyiz itirazlarının reddine, temyiz edilen hükmün, ikinci bent gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.3.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.