4. Hukuk Dairesi 2018/4808 E. , 2019/2158 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...... AŞ ve diğerleri aleyhine 08/05/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılar ..., ... ve ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle HMK"nın 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine, diğer davalı ... AŞ yönünden ise davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/06/2018 günlü kararın Yargıtayca duruşmalı incelenmesi davalı ... AŞ vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davalının temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Bunlardan davacı HUMK’nun 432/1. maddesinde yazılı onbeş günlük ve 427/4 ve 433/2. maddelerinde belirlenen on günlük süreleri geçirdikten sonra temyiz ettiğine göre temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... AŞ’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
3-Davalı ...’nin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak davalılar ..., ... ve ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile HMK"nın 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine, diğer davalı ... AŞ yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılardan ...... AŞ tarafından temyiz edilmiştir.
Yerel mahkeme kararındaki hüküm fıkrası incelendiğinde; haklarındaki dava husumetten reddedilen ve kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar ... ve ... yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiş olup, aynı vekil ile temsil edilen ancak hakkındaki manevi tazminat davası kısmen kabul edilen diğer davalı ... AŞ lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Karar gününde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 10. maddesi uyarınca manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği, bu davaların tamamının reddi durumunda ise avukatlık ücretinin, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı; 13. maddesinde de Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücretinin, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlendiği; ancak, hükmedilen ücretin kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği ifade edilmiştir.
Aynı Tarifenin 3. maddesinin ikinci fıkrasında ise, müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunacağı belirtilmiştir.
Davalılardan ...... AŞ yönünden davanın kısmen reddi gerekçesi diğer davalılar hakkındaki ret gerekçesinden farklı olduğu için yerel mahkemece, yukarıda açıklanan düzenlemeye aykırı olarak davalılar lehine tek vekalet ücreti takdir edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de, anılan yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen "Geçici madde 3" atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7 maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle hüküm fıkrasının 8. bendinden sonra gelmek üzere yeni bir bent eklenerek, “Davalı ... AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT"nın uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, davalı ... AŞ’nin diğer temyiz itirazlarının (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA, davacının temyiz dilekçesinin (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacı ile temyiz eden davalıdan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 10/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.