14. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15669 Karar No: 2012/415 Karar Tarihi: 18.01.2011
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15669 Esas 2012/415 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2011/15669 E. , 2012/415 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 25.10.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza haksız elatmanın önlenmesi istemi ile açılmıştır. Davalı, çekişmeli yerin genel yol olduğunu, yol olarak kullanılması nedeniyle iş makinesi ile düzelttiğini, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının 1209 parsel sayılı taşınmazın da 142,88 m2"sinin yol olarak kullanıldığı, ancak köyde herkesin birbirinin taşınmazından bu şekilde geçtiğini ve verilen zararın katlanılabilir olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 683. maddesi uyarınca bir şeye malik olan kimse o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Diğer taraftan malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı her türlü haksız elatmanın önlenmesini dava edebilir. Yasanın 719. maddesine göre de taşınmazın sınırları, tapu planları ve arz üzerindeki sınır işaretleriyle belirlenir. Somut olaya gelince davacı 1209 parselin malikidir. Yapılan uygulamada bilirkişi krokisinde işaretlenen ve yol olarak kullanılan 142,88 m2 yerin davacının maliki olduğu 1209 parsel, çap kapsamında kaldığı anlaşılmıştır. Çap kaydı iptal edilmedikçe, bu bölümün nedeni ne olursa olsun yol olarak kullanılmasına olanak yoktur. Davacının başlangıçta rızası olduğu kabul edilse bile dava açmak suretiyle mevcut rıza kaldırılmış sayılır. Yapılan bu saptamalara göre davanın kabulü yerine yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenler BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 18.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.